Vay Anam Vay: Kriptoda Banka Hücumu, Melek Maskeli Kripto Para Dolandırıcıları ve Bitcoin
Vay Anam Vay, Neler Dönmüş Satoshi ya? serimizin on sekizinci yazısındayız. Haftalardır her cumartesi düşüş yaşanıyor. Bitcoin bugün de son 24 saat içerisinde %5’e kadar varan oranda değer kaybetmiş duruyor. Belki on dokuzuncu yazıya daha yeşil bir piyasa eşlik eder.
Bu hafta geçen haftalara kıyasla daha az sayıda, yalnızca üç konu başlığı üstünde durulacak. Bunlardan biri, artık yepyeni metotlar denemeye başlamış kripto para dolandırıcıları, biri banka hücumunun kripto para versiyonu, biri ise Bitcoin borsalarında hafta boyu yaşanan hareketlilik ile ilgili.
İnsanları “kurtarmaya” çalışan kripto para dolandırıcıları
Donanım cüzdanı üreticisi Ledger, Haziran 2020’de bir güvenlik ihlali yaşamış ve şirketin e-ticaret ve pazarlama veri tabanında sızıntılar olmuştu. RaidForums’ta Aralık 2020’de yapılan bir paylaşıma göre bu açık yüzünden 272.853 Ledger kullanıcısının e-posta ve yerleşim yeri adresleri ile telefon numaraları sızdı.
Kripto para sektörünün dev isimlerinden birinin yaşadığı bu sızıntı, pek çok insanın phishing saldırısına maruz kalmasına yol açtı. BleepingComputer’ın çarşamba günkü haberine göre bilgisi ifşa olmuş cüzdan sahipleri artık daha farklı şekillerde de saldırıya uğramaya başladı.
Reddit’te yapılan paylaşımlara dayandırılan habere göre kripto para dolandırıcıları, insanlara orijinal Ledger cüzdanına benzeyen sahte birer cüzdan gönderip, halihazırda kullandıkları cihazın sahte olduğunu ve onu yeni gönderilen cihazla değiştirmeleri gerektiğini söylüyorlar.
Kullanıcılar, bu mektubun yanında bir Ledger Nano X kutusuna konulmuş, orijinal cihazı andıran bir cihaz alıyorlar. Aşağıdaki görsellerde; sahte cüzdan ile orijinal cüzdan arasındaki fark görülebilir.
İnsanlara gönderilen kutunun içinden bir kullanım kılavuzu da çıkıyor. Kılavuzda Ledger cüzdanlarını bilgisayarlarına bağlamaları ve ardından uygulamayı açmaları yönünde talimat veriliyor. Kullanıcıdan daha sonra yeni cüzdana geçiş yapabilmek için, eski cüzdanlarının recovery phrase’ini girmeleri isteniyor.
Cüzdanların tabiri caizse ‘şifresini’ bu şekilde alan dolandırıcılar, bunu cüzdanlara girip paraları çalmak için kullanıyor.
Olayı Reddit’te paylaşan kişi, bunun bir dolandırıcılık olduğunu fark ederek parasını kurtarmayı başardı. Özellikle mektupta yer alan bazı yazım hataları, insanlarda şüphe uyandırıyor. Fakat bunun yine de “ileri düzey bir dolandırıcılık yöntemi” olduğu düşünülüyor.
Kripto para sektöründe büyük bir banka hücumu yaşandı
“Banka hücumu” terimi, geleneksel finans dünyasına ait bir terim. Bilindiği üzere, bu olay mevduat sahipleri bir bankaya duydukları güvenlerini kaybedip, bankanın batmanın eşiğine geldiğini düşündüklerinde ve paralarını toplu şekilde çekmeye başladıklarında yaşanıyor.
Bu terim ilk bakışta kripto para dünyasına yabancı dursa da bir merkeziyetsiz finans protokolü olan Iron Finance, bu hafta kendi deyimiyle “kripto tarihinin ilk büyük ölçekli banka hücumuna” maruz kaldı. Olup biteni, kaba haliyle aktarmaya çalışayım:
- Iron Finance ekosistemini ayakta tutan sütunlardan ikisi, IRON ve TITAN adlı iki farklı kripto paraydı. IRON bir stablecoin, TITAN ise Iron Finance’in standart kripto parası.
-
USDT, USDC gibi stablecoinlerde 1:1 oranını görmeye alışkınız. Üretilen her bir USDT, kendisine denk miktarda USD ile destekleniyor.
-
IRON’ın işleyişi bundan farklı. O %75 oranında USDC’ye, %25 oranında TITAN’a dayanıyor.
-
Kısaca: 0,75 dolarlık USDC ve 0,25 dolarlık TITAN 1 tane IRON ediyor. IRON alırken verilen USDC’ler kasaya gönderiliyor, TITAN’lar ise yakılıyor (siliniyor, imha ediliyor vs.)
-
Tam tersi durumda; eldeki 1 IRON verilip 0,75 dolarlık USDC ve 0,25 dolarlık TITAN alınabiliyor. Bu yapıldığında kasadan USDC çıkıyor ve 0,25 dolarlık TITAN üretiliyor. Bu TITAN satılabiliyor.
-
Iron Finance’in başka bir mekanizması daha var. IRON harcamayıp tutan insanlara bedava TITAN veriliyor.
-
Faiz oranı iyi olduğu ve IRON sadece TITAN yakılarak üretilebildiği için TITAN’a duyulan talep büyümeye başladı. Bu talep, TITAN fiyatını 0,5 dolardan yaklaşık 65 dolara taşıdı.
-
Bu talep aynı zamanda piyasaya çok fazla miktarda TITAN’ın girmesine yol açtı. IRON üretilirken yakılan TITAN miktarı, piyasaya giren yeni TITAN miktarını denklememeye başladı.
-
Bu dengesizliği gören balinalar, 16 Haziran günü Türkiye saati ile 13:00’te IRON/USDC havuzundan likidite çekip, IRON karşılığında TITAN satmaya başladılar. Bu IRON’ları redeem etmektense likidite havuzunu kullanıp USDC’ye geçiş yaptılar.
-
TITAN fiyatı 2 saat içinde 65 dolardan 30 dolara düştü, IRON’ın “sabitliği” bozulmaya başladı. Fakat fiyat 1 saat içinde yeniden 52 dolara çıkınca, denge korunmuş oldu.
-
Saat 18:00 sularına gelindiğindeyse bu büyük yatırımcıların yeniden satış yapmaya başladığı görüldü.
-
TITAN fiyatının yine düşmesi ve dengenin bozulması, panik ortamı yarattı. İnsanlar ellerindeki IRON’ları %75’i USDC, %25’i TITAN olacak şekilde redeem etmeye başladılar. Buradan gelen TITAN’lar satışa çıkarıldı, TITAN fiyatı iyice düştü.
-
Bu sırada 10 dakikalık zaman ağırlıklı ortalama fiyat oracle’ı kullanıldığı için fiyattaki düşüş hep 10 dakika gecikmeli geldi. (Örneğin; X’in fiyatı 1 dakikada 50 dolardan 40 dolara düşüyor ama oracle, X’in fiyatını hala 50 dolar olarak gösteriyor). Bu, dengesizliği şiddetlendirdi.
-
Tüm bunlar, negatif geri bildirim döngüsünü tetikledi. İnsanlar satış yaptıkça daha fazla TITAN üretildi ve fiyat düşmeye devam etti.
-
Öğlen saatlerinde 65 dolar olan TITAN fiyatı, bu olay yüzünden 0 dolara kadar yaklaştı. Spesifik olmak gerekirse, 0,000000035 dolara düştü.
DeFi sektöründe rug-pull olaylarına, hatalı akıllı sözleşmelere vs. rastlamak mümkün. Iron Finance’te böyle bir şeyin yaşandığı düşünülmüyor. Finder.com.au’nun kurucusu Fred Schebesta, CoinDesk’e verdiği demeçte bu olayı şöyle yorumladı:
“Ortada bir rug pull veya güvenlik ihlali yok. Kullandıkları mekanizma düşünüldüğünde, Iron Finance’in başına olabilecek en kötü şey geldi.”
Iron Finance ekibi, cuma günü tüm bu olayları özetleyen bir gönderi yayınlayıp şu açıklamada bulundu:
“Yaşanabileceğini hiç düşünmezdik ama yaşandı. Kriptoda dünyanın ilk büyük çaplı banka hücumunu yaşadık. […] Yaşadığımız şey, bu protokole olabilecek en kötü şeydi. Modern, ileri teknoloji kripto para alanında tarihi bir banka hücumu.”
Sosyal medyadaki Finance Geek adlı bir yatırımcı, TITAN fiyatında yaşanan düşüşü şu şekilde yorumladı:
“TITAN, kontrolsüz bir hiperenflasyon yaşadı. Borcu olan bir merkez bankasının elinde para kalmadığını ve bu borcu ödemek için daha fazla para bastığını düşünün. Venezuela’daki gibi, para basıp borç ödemek. […] Şimdi TITAN grafiğinde niye hiç sıçrama olmadığını anlıyorsunuzdur. Yukarıdan aşağıya, dümdüz bir iniş. TITAN ne zaman konsolide olup sıçramaya çalışsa, satılan IRON’lar TITAN’ın arzında enflasyon yarattı. 0’a doğru, dümdüz iniş.”
Bu olayın vurduğu isimlerden biri Mark Cuban’dı. Cuban, henüz tam olarak ne kadar para kaybettiğini açıklamadı ama Bloomberg’e şu demeci verdi: “(Kaybettiğim para), kripto portföyümün içinde küçük bir yüzdeye denk geliyor ama beni mutsuz etmeye yetecek miktarda.”
Dallas Mavercisk’in sahibi milyarder isim, bu yaşananlardan sonra regülatörlere çağrıda bulunup, “Bir stablecoin’in ne olduğunu tanımlayan regülasyonlar olmalı.” dedi.
Borsalardan yeniden para çekilmeye başladı
Hafta boyu neler neler yaşandı, Bitcoin dönüp dolaşıp aynı yere geldi. Geçen hafta bu saatlerde 35.300-35.400 dolar olan Bitcoin fiyatı, bu hafta yine aynı saatlerde bunun birkaç yüz dolar üstünde seyrediyor.
Bu yönüyle bakıldığında piyasa durgun gözükse de borsalar hareketlenmeye başlamış olabilir (her ne kadar günlük ticaret hacmi verileri bunun tam tersini söylese de).
Nisanın ortasından, mayısın sonuna kadar borsalara yüklü miktarlarda Bitcoin girişi gözlemlendi. Bu trend genelde insanların Bitcoin satmaya başladığı yönünde yorumlanıyor.
IntoTheBlock verilerine göre bu grafik haziranın başından beri tersine dönmeye başladı ve borsalardan yeniden Bitcoin çekilmeye başladı. Haziranın başından beri 2 farklı tarihte, borsalardan 30.000’erden fazla Bitcoin çekildi. Bunun dolar değeri 1 milyar doları aşıyor.
15 Haziran’da borsalardan çıkan Bitcoin miktarı, 19 Nisan’dan beri bu kadar yüksek olmamıştı. Borsalardan çıkan Bitcoinler kişisel cüzdanlara aktarılabildiği gibi daha farklı şekillerde de kullanılabiliyor.
Bitcoin adreslerinin karda mı zararda mı olduğuna bakmak, alım yapanlar ile satım yapanlar arasındaki dengeye dair bazı ipuçları verebiliyor.
Aşağıdaki tabloya göre Bitcoin 15 Haziran’da 40.000 doları geçince, yakın zamanda alım yapmış olup karda olan adreslerin oranı %80’e dayandı.
Bu orana bundan önce en son fiyat 53.600 dolara çıktığında ulaşılmıştı ki bu, insanların ortalama alım fiyatının düşmeye başladığını gösteriyor. IntoTheBlock ekibine göre bu, “dipten alım yapıldığı söylemini destekler” nitelikte.
Bunlardan farklı olarak, Unspent Transaction Output (UTXO) Age grafiğine göre 3 ile 12 ay öncesine kadar alınmış Bitcoinlerin, olgunlaşmaya başladığı, başka bir deyişle bu tarihler arasında alınmış coinlerin kullanılmadığı görülüyor.
IntoTheBlock analizine göre bu, 2020 ile Mart 2021 tarihleri arasında alım yapmış yatırımcıların, “uzun vadeli bir perspektife” sahip olabileceği anlamına geliyor.