En Büyük Ethereum Şirketi 1,52 Milyon ETH’ye Ulaştı: Alımlar Dur Durak Bilmiyor!

BitMine Immersion Technologies’in (BMNR) kripto varlıkları 6,61 milyar doları aşarak, şirketi dünyanın en büyük Ethereum (ETH) hazinesi ve ikinci en büyük kripto para hazinesi konumuna taşıdı.
Kripto odaklı yatırım stratejisiyle öne çıkan BitMine, yalnızca birkaç haftada devasa bir Ethereum birikimine ulaştı. 17 Ağustos itibarıyla şirketin portföyünde 1,52 milyon adet Ethereum (ETH) bulunuyor. ETH başına ortalama 4.326 dolardan hesaplanan bu varlıkların toplam değeri 6,61 milyar dolar seviyesine çıktı. Şirket ayrıca 192 adet Bitcoin (BTC) de elinde tutuyor.
Geçtiğimiz hafta 4,9 milyar dolar seviyesinde olan BitMine’in toplam kripto varlıkları, yalnızca yedi gün içinde 1,7 milyar dolar artış gösterdi. Bu artışın arkasında 373 binden fazla ETH’nin eklenmesi bulunuyor. Haziran sonunda başlatılan Ethereum hazinesi stratejisinin, şirketin toplam arzın %5’ini kontrol etme hedefi doğrultusunda hızla büyüdüğü görülüyor.
BitMine’in arkasında ARK Invest’in kurucusu Cathie Wood, Founders Fund, Pantera, Galaxy Digital, Kraken, Digital Currency Group ve ünlü yatırımcı Bill Miller III gibi güçlü kurumsal destekçiler yer alıyor. Şirketin başkanı Tom Lee, sadece bir haftada 1,7 milyar dolarlık ETH artışı yaşandığını belirterek, bu durumun kurumsal güveni yansıttığını söyledi.
BitMine, küresel kripto hazineleri arasında yalnızca Michael Saylor’un yönettiği Strategy Inc.’in (MSTR) gerisinde bulunuyor. Strategy, 629 bin adet Bitcoin ile yaklaşık 74 milyar dolarlık dev bir varlığa sahip. Buna karşın Ethereum cephesinde BitMine açık ara lider konumda.
BitMine yalnızca kripto tarafında değil, hisse senedi piyasasında da dikkat çekiyor. Fundstrat verilerine göre şirketin hisseleri 8 Ağustos itibarıyla günlük ortalama 6,4 milyar dolarlık işlem hacmi gördü. Bu rakam BitMine’i ABD borsalarında işlem gören en likit ilk 10 şirket arasına soktu.
Ethereum’un blokzincir finansı ve yapay zeka entegrasyonu ile küresel piyasalarda uzun vadeli bir dönüşüm sağlayacağını belirten Lee, süreci 1971’de ABD’nin altın standardını terk etmesine benzetti.