Hollandalı kripto para yatırımcısı Martin Wismeijer, Bitcoinlerini saklama konusunda tedbiri gerçekten elden bırakmıyor. 2014 yılında geçirdiği bir mikro cerrahi sonucu şifrelenmiş Bitcoin kodlarını her iki eline implante eden Wismeijer, bunu yapmaya mecbur kaldığını ifade ediyor.
Kripto paralarını saklamak için bu denli bir metodu uygulamaya karar verme sebebini, 2014 yılındaki bir hackte elindeki Bitcoinlerin çoğunu kaybetmesi olarak gösteren Wismeijer, şu ifadeleri kullanıyor:
”Kolaylıkla söyleyebilirim ki elimdeki Bitcoinlerin yüzde 80’ini hacklenme, hırsızlık, borsa kapanması ve diğer saçma sebepler yüzünden kaybettim. Eğer bu çip işini 2010’da akıl edebilseydim, şu an baya zengin bir adamdım.”
Böylesi bir mikro cerrahi yöntemiyle kodlarını garanti altına alma fikrinin aklına nasıl geldiğini anlatan Wismeijer, bunu düşündüğünü, daha sonra danıştığını ve sonuçlarından memnun kalacağına inandığı için denediğini belirtiyor.
Olayı bir body piercing stüdyosunda hallettiğini belirten Wismeijer, bu yönde endişeleri olan herkese de; bu prosedürü önereceğini belirtiyor. Camdan yapılan ve 2×12 mm boyutlarında olan çiplerin boyutu ortalama bir pirinç tanesi kadar. İşlemin standart bir damar yolu açılmasından çok çok daha az ağrılı olduğunu belirten Wismeijer, işlem sonrası da gayet rahat yaşadığını belirtiyor.
Çiplerin her birinin 888 byte bilgi depolama gücünde olduğu ve bunun da tam 26 adet Bitcoin adres kodu içerdiği belirtilirken; Wismeijer çipleri her gün alım satım işleminde kullandığını ifade ediyor.
Çiplerdeki kodu akıllı telefonunda tarayan Wismeijer, bu sayede önüne gelen adres kodlarını, Bitcoin alıp satmak için kullanıyor. Daha sonra kodlar kendiliğinden kaybolurken, tarama işi için de Wismeijer’in ellerin e ihtiyaç duyulması; olası bir hileye karşı da Hollandalıyı sıkı bir şekilde koruyor.
Olayın ayyuka çıkmasının ardından gördüğü büyük ilgi nedeniyle asla çiplerde fazla miktarda Bitcoin saklamayan Wismeijer, hırsızlık faaliyetlerinden de bu şekilde korunmaya çalıştığını söylüyor. Bunu yapan ilk kişinin kendisi olmadığını da belirten Hollandalı, birçok tanıdığının da bu şekilde deri içine yerleştirilen çiplerden kullandığını iddia ediyor.
General Bytes adında tüm dünyadaki merkezlere Bitcoin ATM’leri yerleştiren bir şirketin de sahibi olan başarılı iş adamı, kendisinin bu hamlesinin ardından birçok çalışanının da benzer prosedürleri takip ettiğini söylerken, bu durumun gayet normal bir reaksiyon olduğunu ve abartılmaması gerektiğini belirtiyor.
Wismeijer’in dedikleri, aslında pek de yanlış değil. 2009 yılından bu yana hayatımızda olan ve sayısı 21 milyon adet ile sınırlandırılmış Bitcoin’in güvenliği, en büyük sorunlardan bir tanesi olarak karşımıza çıkıyor. Şimdiye kadar çıkarılan tüm Bitcoin’lerin yüzde 23’ünün geri dönüşümüsüz olarak kaybolduğu belirtilirken, bu rakam neredeyse 3 milyondan fazla Bitcoin’e tekabül ediyor.
Bu arada geçtiğimiz dönemlerde yayınlanan bazı tartışmalı çalışmaların aksine, FDA bu tarz mikro cerrahi ameliyatlarının deri ya da diğer kanserlerin gelişmesi için bir risk faktörü olmadığını belirtiyor.
Yine de, literatürde bu tarz ameliyat süreçlerinin ileride kanser riskini arttırdığı yönünde tartışmalı da olsa çalışmalar mevcut.