Satoshi Bunu da Erken Görmüş: Bitcoin’de Kuantum Riskine Karşı Çare Hazır!
Google’ın yeni kuantum çipi, Bitcoin’in güvenliğini tehdit edebilir mi soruları gündeme gelirken, Satoshi Nakamoto’nun bu olasılığa karşı yıllar önce yaptığı uyarılar tekrar tartışılıyor.
Google’ın geçtiğimiz Pazartesi günü duyurduğu ilk kuantum çipi “Willow”, Bitcoin kullanıcılarının özel anahtarlarının deşifre edilebileceği endişelerini yeniden gündeme taşıdı. Ancak Bitcoin’in gizemli yaratıcısı Satoshi Nakamoto’nun bu tür bir senaryo için önceden yol gösterdiği ortaya çıktı.
Bitcoin, iki tür şifreleme yöntemine dayanıyor: Eliptik Eğri Dijital İmza Algoritması (ECDSA) ve güvenli bir karma algoritması olan SHA-256. ECDSA, özel anahtarları korumak ve işlemleri doğrulamak için kullanılırken, SHA-256 ise verilerin bütünlüğünü sağlamak ve Bitcoin madenciliğinde kritik bir rol oynayan iş kanıtı mekanizmasını desteklemek için kullanılıyor.
Willow, kuantum teknolojisinde önemli bir ilerleme olarak görülse de sahip olduğu 105 kubit, Bitcoin’in şifreleme algoritmalarını kırmak için gereken kapasitenin çok altında bulunuyor.
Bitcoin’in Şifreleme Mekanizması Güvende mi?
Bitcoin girişimcisi Ben Sigman, ECDSA’nın Shor algoritmasına karşı savunmasız olduğunu ancak bu algoritmanın başarılı bir şekilde çalışması için milyonlarca fiziksel kubite ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Sigman, SHA-256’nın ise Grover algoritması ile bile yüz milyonlarca kubit gerektirdiğini ve bu durumun Bitcoin için ciddi bir tehdit oluşturmadığını dile getirdi. “Bitcoin’in kriptografisi şimdilik güvende… en azından şimdilik,” diye ekledi.
Topluluk üyelerinden biri, Satoshi Nakamoto’nun 2010 yılındaki bir BitcoinTalk gönderisini hatırlattı. Bu gönderide Satoshi, Bitcoin’in şifrelemesinin kırılması durumunda yapılabileceklerle ilgili önerilerde bulunmuştu. Satoshi, SHA-256 tamamen kırılırsa, mevcut blokzincirinin “dürüst” bir sürümünün belirlenip yeni bir karma algoritmasıyla yola devam edilebileceğini belirtmişti.
Satoshi’nin Bitcoinleri Risk Altında mı?
Avalanche’ın kurucusu Emin Gün Sirer, Satoshi Nakamoto’nun erken dönem madencilik faaliyetlerinden kalan 1,1 milyon BTC’nin daha büyük bir tehdit altında olduğunu vurguladı. Sirer, bu Bitcoin’lerin, eski bir format olan “Pay-To-Public-Key” (P2PK) ile tutulduğunu ve bu formatın halka açık anahtarı açıkladığını ifade etmişti.