Thodex Kurucusu Fatih Faruk Özer Türkiye’de İlk Kez Mahkemeye Çıktı: Neler Söyledi?
Milyar dolar değerinde vurgun ile akıllara kazınan kripto para borsası Thodex’in kurucusu Fatih Faruk Özer, hakim karşısına çıktı.
Binlerce kişiyi dolandırıp Türkiye’den kaçan Fatih Faruk Özer bugün 7’si tutuklu 21 sanığın yargılandığı Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada, ilk kez hakim karşısına çıkarak savunma yaptı.
Özer yaptığı savunmada, “Medyada ve iddianamede yer alan iddialar asılsızdır. Kimseyi dolandırmadım, bana kumpas yapıldı” ifadelerine yer verdi. Thodex’te en yetkili kişi olduğunu dile getiren Özer, borsanın başka yetkilisinin de olmadığını söyledi.
Mahkeme ifadeleri
Özer ayrıca hakim karşısında, şu ifadelere yer verdi:
Ben bir şirket kurmuştum ve şirketim hacklendi. E-ticaret yaparak ticaret hayatıma bu şekilde başladım. İlk kuruluş amacımız e-ticaret yapmaktı. E-ticaretle uğraştığım için kripto para dikkatimi çekti. Sonrasında sosyal çevrem sayesinde kazanç elde edeceğimi gördüm ve şirketi bu yöne çevirdim.
Bünyeme kattığım yazılımcılarla mobil işlemlere başladım. Kripto para borsası kurmak için tüm hayatım dijital dünyayla iç içe girdi. Rakip şirketlere de baktığımda eksik olduklarını fark ettim ve bu alanda büyümeye karar verdim. Şirketimdeki yazılımcılarla birlikte yazılımcı şirkette yaptığım satın alma sözleşmesini sunuyorum.
2017 yılının Eylül ayında 100 bin TL ödenmiş sermaye ile Thodex’i kurduğunu duyuran Özer, mahkemede İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından aldığı belgesini sundu.
Başka yetkili yok
Ablası Serap Özer’in ve Cem, Ergün ve Can’ın adlı kişilerin borsa üzerinde herhangi bir yetkisi bulunmadığını belirten kurucu, yapılan işlemleri her hafta tek başına kendisi yaptığını söyledi:
Şirket üzerinde yapılan işlemleri bankalara excel tablosu şeklinde her hafta kendim kontrol ederek gönderiyordum. Güvenlik açığı olmaması için bunu sadece ben yapıyordum. Çalışanlarımın 2 senedir tutuklu olmasının hukuk sistemimizde kara bir leke olarak hatırlanmasını istiyorum.
Thodex kurucusu kaç yıl ceza alacak?
Davada yer alan 21 sanığın “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme”, “Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” ve “Tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı ve suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama” suçlarından kaynaklı toplamda 12 bin 164 yıldan 40 bin 564’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.