Japonya’nın giderek ağırlaşan borç yükü, yatırımcıların kripto paralar ve stablecoinlere yönelmesini hızlandırabilir.
Dünyanın gözleri ABD ekonomisine çevrilmişken, önde gelen ekonomist Robin Brooks Japonya’daki borç krizinin sanılandan daha yakın olduğunu söylüyor. Brookings Institution kıdemli araştırmacısı Brooks’a göre, ABD’de yaşanacak olası bir resesyon Japonya’ya kısa vadeli nefes aldırabilir ancak kalıcı çözüm için ülkenin harcamaları kısmaktan ya da vergileri artırmaktan başka seçeneği yok.
Japonya uzun yıllardır gelişmiş ekonomiler arasında en yüksek borç/GSYH oranına sahip ülke konumunda. Pandemi sonrası artan kamu harcamaları ve son yıllarda hızlanan enflasyon, bu tabloyu daha da ağırlaştırdı. Bugün itibarıyla borcun milli gelire oranı yüzde 240 seviyelerine ulaştı. Enflasyonun yükselmesiyle devlet tahvili faizleri de artıyor, bu da yeni borçlanmayı daha pahalı hale getiriyor.
Yükselen borç krizi kripto ilgisini artırıyor
Brooks, “Japonya düşük faiz politikasını sürdürürse yenin değer kaybı hızlanır ve enflasyon kontrolden çıkar. Faizleri artırırsa bu kez borç sürdürülemez hale gelir” sözleriyle ülkenin karşı karşıya olduğu çıkmazı özetledi. Bu tablo, yatırımcıların kripto paraları ve özellikle stablecoinleri bir çıkış kapısı olarak görmesine yol açıyor. Nitekim Japon girişim JPYC, yıl sonuna kadar yen’e endeksli ilk stablecoini piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
ABD resesyonu Japonya’ya zaman kazandırabilir
Olası bir ABD resesyonu, küresel tahvil faizlerini düşürebilir ve Japonya’ya kısa süreli rahatlama sağlayabilir. Ancak Brooks’a göre bu sadece geçici bir çözüm. Asıl mesele, Japon halkının daha yüksek vergileri veya kesintileri kabul edip etmeyeceği.
Japonya’nın borç sorunu büyürken, kripto ekosisteminde de gözler yen tabanlı stablecoin adımına çevrilmiş durumda. Bu gelişme, ülkenin mali darboğazının aynı zamanda kripto için yeni bir fırsat penceresi yaratabileceğine işaret ediyor.