Dünyanın çeşitli bölgelerinde Bitcoin sahibi olan insanların yaşadığı talihsizlikler, insanların yaşadıklarını dile getirmesiyle gün yüzüne çıkıyor. Tıpkı Campbell Simpson’ın yaptığı gibi. Avustralyalı olan ve olayın 2012’de yaşandığını belirten Simpson, Bitcoinlerini eski bir sabit disk ile nasıl sonsuzluğa gönderdiğini kendi blog yazısında anlattı. İşin daha da acı olan tarafı ise Simpson’ın Bitcoinlerinin bu yazının yazılması itibarıyla yaklaşık 26 milyon dolardan fazla ediyor olması.
Campbell Simpson, dijital dünyada ve teknoloji sektöründe oldukça deneyim sahibi olan birisi. En azından LinkedIn profili böyle söylüyor. Ancak bu kadar donanımlı bir insan olması bile onun kolay yoldan milyoner olmasını sağlamaya yetmemiş gibi gözüküyor.
Kolay yoldan tabiri yerinde bir tabir olsa gerek çünkü Simpson, 2010 yılında yaptığı Bitcoin alışverişi kapsamında 1400 BTC için yalnızca 25 dolar ödedi. 1400 adet BTC ise Aralık 2020 itibarıyla kendisini apaçık bir milyonere dönüştürebilirdi. Ancak Simpson, 2010’da aldığı Bitcoinleri soğuk depolama yöntemi adı altında bir sabit diskte tutmayı tercih etti. İşte Simpson, belki de böylelikle hayatının en büyük yanlışlarından birini yapmış oldu.
Bu nasıl oldu? Ani bir kararla sürücüyü çöp olarak nitelendiren Simpson, sürücünün içinde sonradan değerlenebilecek herhangi bir varlık olduğunu unuttu ve diski çöp torbasıyla birlikte evden uzaklaştırdı. 2012 yılında yaşanan bu olayı Simpson, 2017 yılında editörlüğünü yaptığı bir blogda anlattı.
Simpson, 2017 yılında olayın üstünden tekrar geçerken yaşadığı pişmanlığı ve kripto paralarla ilişkisini neden bitirdiğini de anlattı. Peki, Simpson, kaybolan Bitcoinlerinin daha sonra peşine düştü mü? İşte, olaydan beş yıl sonraki anlatımına göre Simpson’ın 2012’de başına gelenler…
1400 Bitcoin için 25 dolar lütfen
Öncelikle Bitcoinleri nasıl aldığından bahseden Simpson, tarihlerin 2010’u gösterdiğini söylüyor. Simpson, o yıllarda Bitcoin ticareti yapabilmenin oldukça zor olduğunu söylüyor ki bu doğru. 2010 yılında Bitcoin’in yalnızca iki yaşında olduğunu hatırlatalım.
Simpson, o tarihlerde BTC olabilmenin en “kolay” ve popüler yolunun madencilik olduğunu hatırlatıyor. Simpson bu konuda da haklı çünkü 2010’da hem madencilik yapmak (çıkarılan Bitcoinlerin azlığı sebebiyle) kolaydı hem de ödüllerden gelen gelirler (her ne kadar BTC fiyatı düşük olsa da) oldukça fazlaydı.
Simpson devam ediyor. O tarihlerde çeşitli mecralarda şans eseri Bitcoin içeriklerine maruz kalmış olan Simpson, bu sayede Bitcoin’e olan ilgisinin arttığından söz ediyor. Simpson, aynı zaman dönemlerinde çevrim içi bir sitede bir kişinin Bitcoinlerini satmak istediği bir paylaşıma rastlıyor. Tam 1400 adet BTC için “satılık” ilanını gören Simpson, olaya sıcak bakıyor.
1400 adet BTC için 25 dolar istenirken bu olay, aynı zamanda yine geçmiş tarihlerde 10.000 BTC için 50 doların istendiği bir başka olayı anımsatıyor. 50 dolardan 10 bin Bitcoin alma fırsatı kaçmıştı ancak Simpson, 1400 BTC’yi 25 dolardan alma fırsatını kaçırmıyor ve alışverişi tamamlıyor.
Alışveriş tamamlandıktan sonra Simpson, yatırımlarını siber dünyadan gelebilecek her türlü tehdide karşı koruyabilmek amacıyla cüzdanın özel anahtarının bulunduğu metin dosyasını saklamak için kendi sabit diskine aktarıyor.
1400 adet Bitcoin’in sonsuzlukla buluşacağı yere…
Bitcoinler sabit disk ile birlikte çöp oldu
Simpson, sabit diski birçok şey için kullandığını söyleyerek diskin aslında özel olarak BTC’lerin depolanması için alınmadığını belirtiyor. Simpson’a göre sabit diskte film, dizi, ödevler, fotoğraflar gibi çokça veri bulunuyordu. Sabit diskin ise 250 GB’lik oldukça tatmin edici bir hafızası vardı.
Simpson, o dönemde popüler çevrim içi teknoloji yayınlarından biri olan Gizmodo’da da editörlük yapıyordu. Simpson’ın bu sebeple çok fazla teknolojik “oyuncağı” bulunuyordu. Ancak Simpson’ın o dönemde kız arkadaşıyla ayrıldıkları için kaldığı evden taşınması gerekti. Bu değişiklikle birlikte Simpson, belki de depresyondaydı ve hafiflemek istediği için elinde işe yaramadığını düşündüğü ne varsa atmaya karar verdi.
PC bileşenleri, USB bellekler, kablolar, 3B gözlükler, ıvır zıvırlar derken Simpson tarafından çöp olarak nitelendirilecek bir eşya daha vardı: içinde tam 1400 BTC olan o eski sabit disk. Simpson, kendi gönderisinin başında sabit diskin zaten çiziklerle dolu olduğunu ve rahatsız edici tık sesleri çıkardığını belirtmişti. Bu eksi özellikler ise hem sabit diskin hem de içindeki Bitcoinlerin sonunu getirdi.
Olayın yaşandığı 2012 yılında 1400 adet BTC, Simpson’ın beyanına göre yaklaşık 4 bin dolar ediyordu.
Simpson bugün neler hissederdi?
Campbell Simpson, olayın farkına vardı ancak iş işten geçmişti. Sabit diskin içerisinde bulunan dosyaların neler olduğuna dair bir beyin fırtınası yaratan Simpson, içerisindeki 1400 BTC’nin tam da o zaman farkına vardı. Bitcoin fiyatı 2012 yılında milyonlar etmiyordu ancak yine 25 doların bir anda 4 bin dolara yakın bir yükselme yaşamış olması da hiç de fena bir gelişme değildi.
Ama giden gitmişti ve Simpson’a göre 4 bin dolar kendisine o zaman ilaç gibi gelecekti. O tarihten beri Bitcoin’i oldukça yakından takip etmeye başlayan Simpson, Bitcoin’in özellikle 2011’den beri oldukça popülerleştiğini söylüyor. Ayrıca Simpson, kaybolan sabit diskini bulmayı da düşünmemiş. “Ortaya çıkması oldukça sevindirici bir gelişme olacaktır ancak oldukça değişken olan dijital paralarla ilişkim sona erdi. Artık onlara ihtiyacım yok.”
Simpson, olayı Twitter hesabından paylaştıktan sonra kendisine elden giden yatırımıyla alakalı çeşitli tavsiyeler verildiğini de söylüyor. Kendisine daireyi kiraladığı bölgedeki belediye ile iletişime geçilmesi bile önerilmiş. Ancak kaybolan sürücüyü bulmaya yönelik herhangi bir tavsiye Simpson’ı aksiyon almaya itmedi.
Peki, aynı yazıyı Simpson bugün yazacak olsa yazıyı nasıl kurgulamış olurdu? Pişmanlığının hiçbir zaman canını çok da acıtmadığını belirten Simpson’ın 26 milyon dolarlık birikimi bugün elinden gitmiş olsaydı yine de benzer düşüncelere sahip olabilir miydi? Bu durumda Simpson’ı suçlamak anlamsız olurdu. 25 liralık bir piyango biletiyle 25 milyon lira kazandığınızı ancak bileti kaybettiğinizi hayal edin.