Çin, 2014 yılında dijital para biriminin ne olduğunu keşfetmeye başladı. 2017’de bu keşfini iyice derinleştiren Çin, o yıl ülkedeki kripto para ticaretine de son verdi. Şimdi ise üzerinde senelerce çalışılan dijital para veya dijital yuanın 2020 bitmeden bir lansman ile dünyaya tanıtılması bekleniyor. Peki, nedir bu dijital yuan? Çin, ödeme mekanizmasını neden kripto paralarınkine benzer şekilde değiştirecek? Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi, dijitalleşmeyle neyi amaçlıyor ve zirve isim Amerika Birleşik Devletleri tarafından bu durum nasıl karşılanıyor?
Uluslararası Para Fonu‘na (IMF) göre şu anda bilinen merkez bankası döviz rezervlerinin %60’ından fazlası ABD doları cinsindendir ve bu da doları fiilen küresel para birimi yapmaktadır. Ülkeler ve şirketler, farklı para birimlerindeki işlemleri gerçekleştirmeye çalışmak yerine uluslararası ödemeleri kolaylaştırmak için doları kullanır. Uluslararası pazarda en çok doların sözünün geçmesi, ABD’yi de doğal olarak dünyanın ekonomi alanında en yetkin ülkesi yapmaktadır.
Her ne kadar Soğuk Savaş benzeri bir durum olmasa bile şu anda ABD ve Çin arasında özellikle ekonomi alanında bir sürtüşmenin yaşandığı bir gerçek. Bu sürtüşmeden dolayı ABD tarafından gelebilecek herhangi bir yaptırım, ekonomik açıdan dünyanın en büyük ikinci ekonomisine sahip Çin’i bile olumsuz etkileyebiliyor. Doların piyasalardaki hegemonyası bu denli büyük olmaya devam ettikçe de bu durum değişmeyecek gibi gözüküyor.
2014 yılına gelindiğinde ise Çin hükümeti, dijital paranın ne demek olduğuna dair minik minik çalışmalar yapmaya başladı. Ekim 2020 itibarı ile saha testlerinde de başarıya ulaşan dijital yuan projesini Çin, 2022 yılında Pekin’de gerçekleşecek Kış Olimpiyatları’na kadar ülkenin tamamında kullanıma sunmayı planlıyor. Ama nedir bu dijital yuan?
Dijital yuan nedir?
- Çin Merkez Bankası (PBoC) tarafından desteklenen bir projenin ürünü olan dijital yuan, Çin’in para birimi olan Yuan’ın tamamen dijital bir versiyonudur.
- Dijital yuan projesiyle Çin, dijital ödeme sistemine geçen ilk ülke olmayı ve diğer ülkelere teknolojik anlamda fark atmayı hedeflemektedir.
- Projeyle birlikte madeni ve kağıt paraya dijital para ile takviye yapılacak. Böylelikle üretildikten / basıldıktan sonra takibi yapılamayan sirkülasyondaki nakit paranın kullanımı azaltılacaktır.
- Hem merkez bankası hem ticari bankalar tarafından dağıtımı yapılacak olan dijital yuanın dağıtım akışı bankalar tarafından takip edilebilecektir.
Tıpkı ülkedeki mevcut birkaç ödeme sağlayıcıları gibi –Alipay ve WeChat Pay– dijital yuan da kullanıcılar tarafından mobil uygulama üzerinden kontrol edilebilecek. Kullanıcılar, uygulama üzerinden hem dijital paranın depolamasını yapabilecek hem de QR teknolojisi ile dijital para kullanarak ödeme gerçekleştirebilecek.
Şu an için ise bir süre daha nakit para, Çin’de dağıtımda kalmaya devam edecek. Ek olarak, dijital yuanı depolamak ve yönetmek tıpkı Bitcoin gibi bir kripto parayı mobil cüzdan üzerinden yönetmeye benzese de dijital yuan, bir kripto para olmaktan çok uzak.
Dijital yuan “kripto para” olarak sayılabilir mi?
Dijital yuan, iki sebepten dolayı bir kripto para değildir:
- Dijital yuan, blockchain teknolojisini kullanmıyor: Merkez bankası ve dijital bankalar, dijital paraları kendi imzalayarak dağıtıma sokacak. Dijital yuanın ticari işlemlerini kaydetmek için blockchain teknolojisi kullanılmıyor.
- İşlemler anonim değil: Dijital yuan, döngüdeki nakit paranın yerini alması için geliştirilen bir proje. Bunun en önemli nedenleri arasında ise nakit paranın takibinin yapılamamasıdır. Bankalarca imzalanan dijital paraların kim tarafından ve nereye harcandığı da yine bankalar tarafından takip edilebilecek.
Ticari işlemlerde işlemlerden haberi olan üçüncü bir kimsenin olmaması ve işlemler sırasında anonim kalınması, Bitcoin gibi kripto paraların geleneksel ödeme yöntemlerine karşı en büyük avantajıdır. Ancak görüldüğü üzere dijital yuanda bu iki avantajdan da fire veriliyor.
Çin’in kripto paralara olan tavrı da pek iç açıcı değil. Zira geçmişte kripto paraların fon akışının kontrolünü kısıtlayacağından dolayı endişeli oldukları açıklaması, Çin Merkez Bankasıı tarafından yapılmıştı. Ülkede kripto paralarla alakalı aleyhte haberler, birbiri ardına gelmeye de devam ediyor. Böyle bir ortamda dijital yuanın bir kripto para esnekliğine sahip olmayacağı, sürpriz olmayacaktır.
Bu konuyla alakalı daha önceden paylaşılmış, birbirinden farklı görüşler bulunuyor. Örneğin, kripto para birimi uzmanı Stewart Mackenzie dijital yuanın Bitcoin’in antitezi olduğunu söylüyor. Blockchain bazlı çözümler üreten Neufund şirketinin CEO’su ise konuyla ilişkini fikrini şu şekilde belirtiyor:
“Ülkelerin sunduğu dijital ödeme seçenekleri, kullanıcıların dijital para birimlerine aşinalığını artıracağından uzun vadede Bitcoin gibi kripto para birimlerine olan güvende de artış bekleyebiliriz.”
Adım adım bitişe yaklaşılıyor
Bu yıl sonunda duyurulması beklenen dijital yuan projesinde adım adım bitişe yaklaşılıyor. Çin, proje üstünde 2014’ten beri çalışıyor ancak geçen yıla kadar ayrıntılar net değildi. Projeyle alakalı herhangi bir zaman çizelgesi de resmi yetkililer tarafından paylaşılmadı. Projenin en büyük testleri ise Ekim 2020 tarihinde yapıldı.
Ekim 2020’de yapılan testlerle Çin’deki Shenzen yönetimi tarafından, piyango mantığıyla, rastgele seçilen 50 bin tüketiciye 200 dijital yuan (yaklaşık 30 dolar) dağıtıldı. Buna benzer bir projenin Suzhou kentinde uygulanacağı ve toplamda 3 milyon dolar değerinde dijital yuan dağıtılacağı biliniyor. Çin’in e-ticaret devi JD.com da bu dağıtımı destekleyecek.
Özellikle mart ayında pandemi sebebiyle piyasalar bir çöküş evresine geçmiş, çeşitli ülkelerdeki merkez bankaları dolara yönelmişti. Dolara olan bu yaklaşım, para biriminin uluslararası piyasalarda aktif olarak kullanılmasını isteyen Çin için bir hayal kırıklığı yarattı. Özellikle pandemi sonrasında testlere hız kazandıran Çin, dijital yuanın kullanımına en kısa sürede start vererek küresel piyasalarda bir an önce yükselişe geçmek istiyor.
Diğer ülkeler durumu nasıl karşılıyor?
Diğer ülkelerin –özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin– Çin’in dijital yuan projesine nasıl baktığını değerlendirebilmek için öncelikle Çin’in dijital yuan ile neler yapmak istediğine bakılması gerekiyor. Buna göre dijital yuanın kullanımıyla birlikte Çin:
- Yuan’ı uluslararasılaştırmak,
- küresel piyasalarda doların hegemonyasına meydan okuyarak parasal üstünlük kazanmak,
- merkez bankasının rezerv biriminin kullanımını artırmak,
- sirkülasyondaki paranın Çin ekonomisi etrafında nasıl aktığına dair bilgi sahibi olmak,
- kara para aklama ve terörizm gibi yasa dışı kollara olası fon akışının önüne geçmek ve
- belirli ekonomik sınıflar veya bölgeler için çeşitli para politikaları uygulayabilme yetkisine sahip olmayı amaçlıyor.
Yuan, hâlâ dolar karşısında küresel piyasalarda oldukça düşük bir performans gösteriyor. Çin ise ekonomisine zarar vermeyi amaçladığı gerekçesiyle ABD’yi Yuan’ı değersizleştirmekle suçluyor. Çin’in dolarla mücadele edebilmesi için öncelikle uluslararası bir piyasada yüksek bir pazar payı elde edebilmesi gerekiyor.
Amerika Birleşik Devletleri her ne kadar küresel piyasaları yönetiyor olsa da para birimini dijitalleştirmek konusunda Çin kadar yüksek bir motivasyona sahip değil. Ancak bu konuda ABD’nin hiçbir adım atmadığını söylemek de doğru olmayacaktır. Dijital dolar yerine ABD, Facebook’un dijital parası olan Libra’ya (yeni adıyla Diem) daha çok ilgi gösteriyor. Libra, özellikle dijital yuan ile birlikte Avrupa Birliği’ni de harekete geçirerek birliğin bir dijital euro fikri üzerine yoğunlaşmasına sebep oldu. Avrupa Birliği, bu iki gelişmenin euroyu değersizleştirerek AB vatandaşlarının mali durumunu riske atabileceğinden endişe duyuyor.
Dolar son günlerini mi yaşıyor?
COVID-19 pandemisi nedeniyle nakit kullanımında ciddi bir düşüş yaşandı. Çin’in, nakit paranın yerini alması beklenen dijital yuan projesi başarılı olursa Alibaba gibi büyük Çin merkezli şirketlerin, Çin’in itibarını parlatması çok büyük bir olasılık. Henüz etkileri devam eden pandemi sonrası Çin, dijital yuanın başarısıyla orantılı bir şekilde pandeminin sebep olduğu ekonomik küçülmeden büyüyerek çıkmayı planlıyor.
Dijital yuanla birlikte yurt dışında olduğu bilinen yaklaşık 39 milyon Çin vatandaşının da bu projeyi ülke dışında tanıtacağı, var olan öngörüler arasında. Ancak akıllarda diğer ülkelerin dijital yuanın kendi sınırlarında kullanılmasına karşı çıkması gibi bir senaryo da var. Dijital yuan tamamen devlet gözetiminde olduğu için yurt dışında yapılacak herhangi bir harcamanın da Çin tarafından izleneceği düşünülüyor. Henüz bir mit olan bu düşünce doğru olursa Çin, dijital yuanın uluslararasılaştırılmasında çok da emin adımlarla ilerlemeyebilir.
Çin’in projesi başarılı olursa dijital yuan, hem fiziksel nakit hem de PayPal gibi çevrim içi ödeme hizmetlerine olan ihtiyacı ortadan kaldırabilir. Olasılıkların kol gezdiği şu anki ortamda net olan tek şey ise dijital yuanın önümüzdeki dönemlerde sahip olacağı büyüme özgürlüğü.