Cointelegraph, Blockshow Europe 2018 esnasında Çin menşeli kripto para borsası olan BTCC‘nin kurucu ortağı ve, BTCC’nin geçen sonbahar döneminde kapatılmasından sonra yer almakta olduğu Bitcoin Foundation‘un kurul üyesi olan Bobby Lee ile konuşma fırsatı buldu.
Molly Jane: Geçtiğimiz dönem içerisinde Çin’de yaşanan kripto düzenlemeleri geçen yılın sonbahar döneminde yaşanan ICO yasağı, Ocak ayında yaşanan ”borsa benzeri hizmet” yasağı ve Şubat ayında konulan yabancı borsaların yasaklanması gibi gelişmelerle durmadan artış göstermekteydi. Çin’de yaptığınız çalışmalar boyunca elde ettiğiniz tecrübeyi hesaba katarsak, Çin’in gelecekte herhangi bir dönem boyunca kripto topluluğuna karşı daha dostane olabileceğini düşünüyor musunuz?
Bobby Lee: Bu mümkün. Bunu daha önce de belirtmiştim ancak insanlar bazen bunu yanlış anlıyorlar. Bence Çin bu konudaki duruşunu değiştirebilir. Bu bir kaç ay içerisinde olabilir veya yıllar, hatta on yıllar bile sürebilir. Önceki hükumetin tam olarak o tip bir hükumet (ne zaman ne yapacağı neyi değiştireceği belli olmayan) olmasından dolayı Çin düzenlemeler ve politikalar konusunda tam bir sır kutusu. Kripto konusunda ne yapmak istedikleri de şeffaf değil.
”Çin’de hiçbir şey kalıcı değildir.”
Tek çocuk politikası bile onlarca yıl geçmesinin üstünden yerle bir edilmişti. Bu sebeple Bitcoin yasaklanması, borsaların yasaklanması, lisans eksikliği, düzenleme eksikliği gibi şeylerin kısa dönem uygulanacağını düşünüyorum ama yine de bunların yakın zamanda kaldırılıp kaldırılmayacağını söylemek zor.
MJ: Şu sıralar kripto para düzenlemeleri konusunda doğru işler yapan herhangi bir ülke görebiliyor musunuz?
BL: Büyük ülkelerin hiç birini göremiyorum. Veya büyük, popüler ve ünlü ülkelerin hiç biri bunu şimdiye kadar doğru bir şekilde yapamadı. Eğer bunu yapacaksanız da bu alan yön bulmak için oldukça zorlu bir alan. Daha fazla risk alabilen küçük ülkelerden bazıları bunu doğru bir şekilde yapmakta. Küçük ülkeler bunu Laissez-faire yaklaşımı ile yapmakta. Bu gibi ülkeler kendi ülkelerine kurulmak isteyen şirketlere kucak açıp onların hepsini lisanslamanın peşinde. Bazıları bu işlevi diğerlerine göre daha agresif bir şekilde gerçekleştiriyor. Bazı işler böyle ilerliyor. Farklı ülkeler farklı yöntemler seçeceği için, onların güçlü bir kabul yaklaşımını veya daha arka planda kalmış bekle ve gör yaklaşımını seçip seçmeyeceği gene onlara kalmış. Bence Çin bekle ve gör yaklaşımını tercih eden ülkelerden bir tanesi.
MJ: Çin’de artış gösteren kripto düzenlemeleri sonrası BTCC’ye neler olduğunu biraz olsun anlatabilir misiniz?
BL: BTCC satın alındı. Geçen yılın sonlarında Hong Kong menşeli bir yatırım grubu şirketi satın aldı ve bu yılın başlarında şirketi kapattı. Artık şirkette yeni bir yönetim yer almakta. Ben şirket bünyesinde danışman olarak kaldım ki bu sebeple şu sıralar onlara sadece bazı stratejik projeler hakkında yardım ediyorum. Onların günlük konularına gelirsek de benim bunları paylaşabilecek herhangi bir bilgim de yok.
MJ: Peki şu an bunun yerine ne yapıyorsunuz?
BL: Bu benim boş yılım. Kendime biraz zaman ayırıp konferanslarda konuşmalar yapıyorum. Bu yıl Las Vegas‘da düzenlenen World Series kapsamında biraz poker oynayacağım ve daha sonra Bitcoin hakkında bir kitap yazmayı planlıyorum.
MJ: Sizi Bitcoin hakkında kitap yazmaya iten şey ne?
BL: Bence bu yıl sonunda elimde biraz daha fazla zaman kaldığı bir yıl oldu. Hep bir kitap yazabilmeyi ve yazar olabilmeyi istemişimdir. Ve geçtiğimiz yıllar içerisinde Bitcoin ile kriptolar hakkında topladığım bütün bilgileri göz önüne alırsak, kripto para birimleri hakkında içeriden birisinin bakış açısına sahibim. Buna ek olarak konferanslarda konuşup insanlarla iletişime geçip onların sorularına cevap vermek, insanların ne tür sorular sorduğu konusunda eşsiz bir bakış açısına sahip olmamı sağladı. Bütün bunların bir kitaba koymak istiyorum. Kitap temel olarak genel izleyiciye hitap edecek bir girişim olacak ve Bitcoin’in etkisi ile bunun topluluk için ne anlama geldiği ve BTC’nin geleceğinin ne olacağı konularını aydınlatacak.
MJ: Peki konferanslarda size en çok sorulan soru nedir?
BL: Kripto para konferanslarında insanlar bana genel olarak fiyat tahminimi, hangi varlığa sahip olduğumu ve hangi kripto koinlerine sahip olduğumu soruyorlar. Bitcoin’in hükumetlerin uygun bulmamasına rağmen neden değerli olduğunu da soruyorlar. Bu bir çeşit olumsuz bakış açısı. İnanmayanlar (kripto paralara ) kripto para birimlerinin geleceğini olması için hükumetlerin bunları desteklemesi veya kabul etmesi gerekliliğine inanmakta.
MJ: Hazır konusu açılmışken, bazı röportajlarınızda Bitcoin’in balon olmama sebebi olarak bunun içsel bir faydaya sahip olduğunu belirtmiştiniz. Bu konuyu biraz daha açabilir misiniz?
BL: Bitcoin’in içindeki fayda sadece bunu kullanışlı bulan izleyicinin kendine has görüşünden kaynaklanmaktadır. Ancak Bitcoin mesafe veya zaman yüzünden ayrı kalmış insanlar için çok ama çok kullanışlı bir ödeme yöntemi. Bunun anlamı da, eğer insanlar coğrafya olarak ayrı kalmış olmalarına rağmen büyük veya küçük bir miktarda parayı göndermek istedikleri zaman, – bu genellikle zaman dilimi içerisindeki uzun mesafelerden, ülkelerden ve yetki bölgelerinden kaynaklanmakta – para gönderen ve parayı alan kişilerin ikisi de Bitcoin’e değer biçip bunun piyasa fiyatının değişebileceğini anladığı sürece, Bitcoin bu varlığı gönderebilmek için çok verimli bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor.
Bitcoin buna ek olarak zaman süreci içerisinde para göndermek için de çok kullanışlı. Bitcoin yatırımcılarının – benim, belki senin ve başkalarının olduğu gibi Bitcoin’e yatırım yapan insanlar – aslında yaptığı şey tam olarak bu söylediğim oluyor.
”Şu Bitcoin makinesine 1000 dolar koyayım ve bunu 10 yıl sonraki vadeli işlemime göndereyim.”
Veya beş yıl sonra. Veya iki yol sonra. Bu olay kısa dönem için pek etkili değil çünkü ortada volatilite denilen bir şey var. Eğer bunu kendime bir hafta sonra yollasam ve açıp Bitcoin’i satsam belki bu 1000 doları bile aşamayabilir. Ancak şu anki konuşmamızın üzerine 5 yıl veya 10 yıl geçmesinden sonra bu çok daha fazla değere sahip olabilir. Bu da bir bakıma Bitcoin’in zaman vasıtasıyla yapılan yatırım yöntemi oluyor.
MJ: Yaptığınız bir röportajda hiçbir alt koine dokunmayacağınızı söylemiştiniz ancak yakın gelecekte bu konu hakkındaki fikrinizi değiştirme imkanınız var mı? Kendinizi hala ‘sadece Bitcoin’ci’ olarak mı görüyorsunuz?
BL: Bunu hem çok yakın bir zamanda hem de yıllar boyunca defalarca söyledim, ben aşırı bir Bitcoin yanlısıyım. Bunun için buldukları isim bu bence. Belki de Bitcoin’ci. Sahip olduğum dört koin Bitcoin, Bitcoin Cash, Litecoin ve Ethereum’dan ibaret oldu. Bunlar elimde tuttuğum tek varlıklar. Bunlar haricindeki her şeyi alt koin ve token olarak ele alıyorum. Şirketler ve gruplar tarafından piyasaya sürülen merkeziyetsiz tokenlara dokunmuyorum.
MJ: Son soru. Çok yakın bir zamanda Bitcoin Pizza Gününün kutlaması olmuştu. Sorum ise favori pizzanızın ne olduğu?
BL: Benim favori pizzam Pepperonili olanı. Pepperoni ve peynir.
MJ: Peki hayatınızda hiç Bitcoin kullanarak pizza satın aldınız mı?
BL: Almadım. BTCC’de yaptığımız şeyse bütün ofis için yeterli olacak sayıda pizza alabilmek için kaç adet Bitcoin harcamamız gerektiğini sormak olmuştu. Bir ara 5 Bitcoin gerekiyordu, geçen yıl bu sayı 3 veya 2 Bitcoin’e düşmüştü. Bu yıl ise kesinlikle bir Bitcoin’den daha az. Bu gelişmeyi bizzat görmek muazzam oldu. 10.000 Bitcoin ile bir pizza alındığı günlerden bütün bir ofisi doyurabilmek için bir bitcoin’den az bir miktarın yeterli olduğu günlere gelinmesi gerçekten etkileyici.