”Uyku mu? Bu bahsettiğiniz kelime ne ola ki?”
Şuanda Toronto sınırları içerisinde yapılmakta olan ethereum geliştirici konferansının ilk gününde (EDCON), ethereum kurucusu Vitalik Buterin’in yaptığı bu şakanın, hem kendisi hem de onunla birlikte 76 milyar dolarlık blockchain’in en zorlandığı noktalardan birisi olan ‘büyüme’ olayını tartışmak için sahneye çıkan diğer geliştiriciler için doğruluk payı barındırdığını söylemekte sakınca yok.
Gün içinde yaşanan neşeli anların yanı sıra, Vlad Zamfir, Philip Daian, Joseph Poon, Karl Floersch, Hsiao-Wei Wang ve Justin Drake’in içinde bulunduğu tartışma sırasında, belki de önümüzdeki günlerde kurumu bekleyen büyüme zorluklarının saf ağırlığı yüzünden ortaya çıkartılan kısmen kısıtlı bir noktaya parmak basıldı.
Bu zorluklar, platform altı ay önce kripto kedi yavrularının ticaretinin yapılmasını sağlayan merkezileşmemiş bir uygulama olan CryptoKitties’in kazandığı viral popülarite yüzünden durma noktasına gelmeye çok yaklaştığında, tamamen gözle görünür hale gelmişti. Daha yakın vakitte ise Buterin’in kendisi bile konuyu kabul edip Güney Kore Seul’da yapılan bir etkinlikte uygulama geliştiricilerinin protokolün güncel boyutu yüzünden ”işi batırdığını” belirtmişti.
Ancak EDCON sırasında ethereum’un oy birliği ile kabul edilmiş planlanan algoritma değişiminin arkasındaki geliştirici olan Zamfir, bir noktaya da değindi ve mevcut şüphelerle ilgili mühim bir bakış açısı önerdi:
Zamfir katılımcılara şunları söyledi:
”Ben hala bunun ne kadar büyüyüp ölçeklenebileceğini bilmiyorum. Bilmiyorum, blockchain’in mümkün olan ölçeklenebilme sınırlarını bile belirleyemiyorum. Gerçekten.”
Bununla birlikte, platformun lehine bir şey var, ve bu da Raiden, Plazma, Liquidity Network, Loom Network, OmiseGO, sharding, devlet kanalları ve hatta belki de şuan çok erken deneme aşamalarından geçmekten olan bir çokları da dahil olmak üzere bu ölçeklenebilirlik sorununa potansiyel çözüm önerebilecek upuzun listenin ta kendisi.
Yine de bu geliştiriciler toplantısı daha gerçekçiydi ve toplantı sonuçları genel olarak ethereum’un merkezileşmemiş bir dünya bilgisayarı yaratma hedefini gerçekleştirmek için büyümesinden önce yapılması gereken çok fazla araştırma ve geliştirme süreci olduğunu belirtti.
Büyüme çözümleri sunan Plasma şirketinde çalışan kripto ekonomisi araştırmacısı Floersch ”Geceleri benim uykumu kaçıran şey çoğu insanın bunun nasıl çözüleceğini bilmemesi” yorumunu yaptı.
Çok Fazla Çözüm Var
Ancak yine de bu zorluğu anlayanların sayısının artmadığını söylemek doğru olmaz. Örneğin artık bu ölçeklenme sorununun iki kategoriden oluştuğu kabul ediliyor.
Bu ethereum blockchain’inin kendisinde yapılan değişiklikleri zorunlu kılan sharding gibi yüzey-bir teknolojileri ile herhangi bir altyapı değişimi olmadan bağımsız olarak kurulup blockchain’e eklenebilen yüzey-iki teknolojilerinden oluşmakta.
Bütün bu çözümler aynı anda düşünülmekte ve bunun olaya karışıklık ve zorluk katacağı izlenimi olsa da Buterin’e göre bu ağın kullanımına hazır bir çözüm bulmak için hem en güvenli hem de en etkili yol. Buterin, Bütün fikirleri aktif olarak kovalayarak bir ölçeklenme çözümü işe yaramasa her zaman yedek bir planın olmasının sağlanacağını belirtti.
Ve eğer hepsi birden çalışırsa bu fikirler çok daha iyi bir şey ortaya koymak için birleştirilebilir.
Buterin ”Her bir problem için bir çok çözüm vardır” dedi ve buna şunları ekledi:
”Eğer bir şekilde bu internet trolleri haklı çıkar ve sharding 5 yıl ertelenirse bilin bakalım ne olur? Önümüzdeki yıl elimizde hala devlet kanalı ağımız, raiden, likidite ve şuanda başka ne yapılma aşamasında ise o olur.”
Plazma ölçeklenme çözümü önerisinin (ve aynı zamanda bitcoin’in lightning ağı whitepaperının) eş yazarı Poon, Buterin’in yaptığı bu noktaya katılarak aynı hedef için ilerlemenin geliştiricilerin diğer ölçeklenebilirlik yaklaşımları için de faydalı olabilecek keşifler yapabileceklerini vurguladı.
Poon:
”İşin asıl neyin kazanacağı pek bir önem ifade etmiyor çünkü bunların hepsi aynı şeyi yapıyor ve benzer şekillerde bazı şeyleri başarıyorlar.”
Ancak bu ikili çözümler konusunda herkes hem fikir değildi.
Örnek vermek gerekirse Zamfir bu çoklu iki-yüzeyli çözümlerin – veya ethereum’un üstünde birikmiş olanların – blockchain altyapısına saldırmak için bekleyen kötü kişiler için bir iştah acıcı görevi görebileceğini belirtti.
Panel esnasında şunları dile getirdi:
”Bu şeylerin güvenliğinin bağımsız olduğunu düşünmüyorum hatta birinci-yüzey çözümlerinin ikinci-yüzey çözümleri tarafından ifşa edilebileceği endişesini taşımaktayım.”
Buna rağmen Zamfir, ikincil-yüzey teknolojileri hakkında yapılan bu deneyin, blockchain hakkında değişim yapabilmek konusunda hiçbir sonuç ortaya çıkmazsa, yapılması gereken bir şey olduğunun da bilincinde.
Ethereum topluluğunun gündemindeki başka bir sıcak noktaya değinen Zamfir, ”Ben birinci-seviye yüzey aşılırsa ve bunun hakkında hiçbir şey yapamazsak diye, ikinci-yüzeydeki şeyler ile deney yapmamamız gerektiğini düşünüyorum.”
Bütün Bunlar Ne Zaman Gerçekleşecek?
Dışarıdan gelen bütün bu farklı çabalar ile ethereum ölçeklenebilirliğinin çok yakında olacağını düşünebilirsiniz. Ama bu konuda da bazı anlaşmazlıklar mevcut.
Buterin konuya iyimser bakıp bir yıl içerisinde lightning ağından esinlenilen plazma isimli ölçeklenebilirlik teknolojisinin ana blockchain ağı üzerinde depolanan veriyi azaltabileceğini ve bunların blockchain tescili ve onayına sahip bir çok farklı startup’a yayılabileceğini düşünüyor.
Plasma Cash gibi yeni gelişmeler de plazma zincirlerinin ethereum blockchaini ile kurduğu iletişimin oluşturduğu riskleri en aza indirgeyebildi.
Sharding teknolojisi geliştirmekte olanların önerdiği, blockchaini farklı sunucularda çalışan parçalara ayırarak veri yükünü azaltmaya yarayan çözüm ise, sharding sürecinde çalışan Drake isimli geliştiriciye göre çok iyi gidiyor.
Buterin’in sharding için yaptığı güncel kavram kanıtlaması, araştırma sürecindeki daha ileri gelişmeler ile geçilmiş olsa da Drake, ”yarı-resmi bir özelliğin” önümüzdeki bir kaç ay içerisinde duyurulacağını belirtti.
Gene de bu panelde gerçek gelişmelerin daha ileride olduğunu düşünenler de vardı.
Ethereum’u yeniden dizayn etmeyi hedefleyen Project Chicago isimli yeni girişimin lideri Daian bu konuda şunları ifade etti:
”Bana göre bir yıl içerisinde temel blokchain ölçeklenebilirliği konusunda hiçbir önemli değişim olmayacak ama umut ediyorum ki beş yıl içerisinde çok önemli gelişmeler sağlayacak olan yeni ve temel yapıları görebileceğiz.”
Bu yeni yapılar gerçekten meydana gelse bile bunları ethereum’a ekleyebilmek, mevcut protokolün bunların hepsinin uyumlu olduğundan emin olmasını gerektirdiğinden, çok zorlayıcı olacak. Bu sebeple Daian bu yeni yapıları ekleyen ilk kişilerin daha küçük ethereum rakipleri olmasını bekliyor.
Bunun da üzerinde Poon’a göre bu çözümlerin bir çoğu farklı değiş-tokuşları içermekte. Merkezisizleşmeyi, doğrulanabilirliği ve güvenliği riske atan bu değiş tokuşlar her zaman olması gerektiği kadar tercih edilmeyebilirler.
Poon:
”İnsanlar sık sık ölçeklenebilirlik hakkında iddialarda bulunuyorlar ve bunları söylerken yapılması gereken değiş tokuş ve fedakarlıkların neler olduğundan hiç bahsetmiyorlar.”
Floersch, bu konudan kaçınmak için merkeziyetsiz teknoloji hakkında kullanıcıları eğitmenin önemini vurguladı ki böylece bu sırada pişman olacakları bir karar almasınlar.
Buterin hala ve hala konuya iyimser bakarak şunu vurguladı:
”İnanıyorum ki uzun dönemde merkezileşmenin sahip olduğu zayıflık illa ki kendisini gösterecektir.”