Ethereum’un kurucusu Vitalik Buterin 1 Nisan’da şakayla karışık bir açıklama yaparak toplam Ether sayısının 120 milyona, yani 2014 yılındaki Ether sayısının “tam tamına iki katına” çıkarılmasını önermişti. Buterin’in bu açıklamayı “şakayla karışık” yaptığını söylüyoruz ama işin içinde şaka filan olmayabilir. Vitalik Buterin tarafından yapılan öneri kripto para topluluğunda ciddi soruların ortaya çıkmasına yol açtı.
Bu şaka bundan haftalar önce yapılmış olmasına rağmen topluluk arasında bu konuyla ilgili konuşmalar yapılmaya devam ediyor. Aslında Ethereum’da şu anda bir üst limit bulunmadığı için bu konu zaten bir süredir tartışmalara yol açıyordu ancak Buterin’in açıklamasıyla birlikte olay iyice büyüdü.
Yeni koinlerin piyasaya artık çok daha kısa aralıklarla sürülüyor olması da bazı kişileri endişelendiriyor ve bu endişelerin farkında olan Buterin, Ether sayısı 120 milyona ulaştığında “ekonomik sürdürülebilirliği” sağlamak için Ether üretimini durdurmak istiyor. Ethereum 2014 yılında bir para toplama süreci başlatmıştı ve bu süreç boyunca 60,102,216 adet Ether satılmıştı. Buterin de Ether üretimini bu sayının iki katına, yani 120,204,432 adete ulaşıldığında durdurmak istiyor ve böyle bir hamlenin platforma uzun vadede olumlu etki edeceğine inanıyor.
Ethereum geliştiricileri geçtiğimiz hafta bir toplantı sebebiyle bir araya geldiler ve Buterin bu toplantıda konuyla ilgili görüşlerini daha açık biçimde belirtti. Pek çok kişi Buterin’in bunları tamamen komiklik yapmak için söylediğini düşünüyordu ancak Buterin aynı düşünceyi birkaç kez dile getirince durum ciddiyet kazandı.
Teknik açıdan bakacak olursak ağ üzerinde böyle bir değişikliklik yapmak pek zor olmaz. Bu değişiklik topluluktan da yeterli desteğin alınması halinde bir sonraki sistem güncellemesinde hayata geçirilebilir.
Bazı Ether kullanıcıları bu fikri gayet mantıklı buluyorlar ancak bazıları Ethereum’un kendini 21 milyon BTC ile kısıtlamış Bitcoin gibi kısıtlanması fikrine biraz şüpheci yaklaşıyorlar.
Nitekim son zamanlarda konuşulan bu üst limit konusu türlü türlü tepki alıyor.
Olası bir üst limiti eleştiren kişiler, Ether’ın platformun güvenliği için ne kadar önemli olduğunu vurguluyorlar ve üst limit getirilmesi durumunda Ether’ın tamamen spekülasyonlara bağımlı olan bir yatırım aracı haline dönebileceğini düşünüyorlar. İnsanlar aynı zamanda üst limit konusu için hem çok daha fazla araştırma yapılması gerektiğini hem de zamanlamanın pek doğru olmadığını düşünüyorlar.
Ethereum bilindiği üzere yakın zamanda PoS algoritmasına geçiş yapacak. Ethereum’un yaşayacağı bu geçişte önemli rol oynayan Vlad Zamfir konu hakkında yayınladığı gönderide şöyle söylüyor:
“Neye razı geliyor olacağımızı gerçekten, kapsamlı biçimde anlamak için gereken zihin yapısında olduğumuzu düşünmüyorum.”
Ağ üzerinde böyle bir değişiklik yapılmasına açıkça karşı çıkan Ethereum geliştiricilerinden Nick Johnson da şöyle söyledi:
“Yayınlanan gönderinin altında bir sürü insan birbiriyle sözde ekonomik tartışmalar yapıyor. Sanki Ethereum’un ilk ve öncelikli amacı bir bilgi işlem sistemi olmak değilmiş de iktisadi olmakmış gibi.”
Üst Limite Karşı Çıkanlar
Böyle bir değişikliğe karşı çıkan kişiler ağa üst limit getirilmesi halinde Ether’ın sanki bir yatırım aracıymış gibi algılanmaya başlamasından ve işin içine ‘ekonominin’ girmesinden endişeleniyorlar. İnsanlar aynı zamanda bu durumda Ether’ın ağ içerisindeki “kripto yakıt” rolünü ne kadar sürdürebileceğinden de şüpheliler. Bağımsız bir Ethereum geliştiricisi olan Darryl Morris paylaştığı blog gönderisinde şöyle söylüyor:
“Ether’ın Ethereum protokolü üzerinde bilişimsel hesaplamaların yapılabildiği bir makinede hesap yaparken yakıt olarak kullanılmak gibi birincil ve esas bir işlevi var.”
Morris’e göre Ether’ın şu anda Ethereum protokolünü korumak ve güvence altına almak gibi bir işlevi var ve bu işlevden Ether’ı bir yatırım aracı haline getirmek uğruna feragat edilmemeli.
Cuma günü geliştiriciler arasında gerçekleşen bir toplantıda Johnson da buna benzer şeyler söyledi. Böylesine bir üst limit en azından teoride Ether fiyatının artmasına yol açacağı için küçük miktarlarda Ether tüketen işlemlerin tabiri caizse pabucu dama atılır.
“İşlem ücretleri arasında fon toplamak insanları birikim yapmaya iterken, ekosistemin aktif olmasını önler” diyen Johnson bu durumun platforma ciddi zarar verebilecek bir döngü oluşturabileceğini söylüyor ve şöyle ekliyor: “İşlem sayısı azalacağı için masraflar artar, masraflar artınca işlem sayısı azalır ve böyle böyle gider.”
İnsanlar Ether için bir üst limit getirilmesi fikrine yeni yeni karşı çıkmıyorlar. Yukarıda belirttiğimiz gibi bu konuda aslında zaten bir süredir konuşuluyordu ve topluluktan bazı kişiler, Buterin’in yaptığı açıklamalardan önce de bu fikri eleştiriyorlardı. Mesela Zamfir Şubat ayında yaptığı açıklamalarda insanların “pireyi deve yaptıklarını” söylemişti:
“Kripto para topluluğundaki insanlar üretim politikalarına takmış durumdalar ama gelin görün ki üretim konusu bir kripto paranın başarısında çok, çok, çok, çok küçük bir rol oynuyor.”
Zamfir aynı zamanda bir üst limit getirilmesinin madenciler için olumsuz olabileceğini çünkü bu limit yüzünden madenci gelirlerinin düşebileceğini söylemişti. Zamfir:
“Yatırımcılar ve madenciler aralarındaki çıkar çatışmaları yüzünden ne sağduyulu davranabiliyorlar ne de en uygun ölçekleri göz önüne alabiliyorlar.”
Zamfir konu hakkında paylaştığı bir blog yazısında insanların bu konuyu tam anlamıyla kavramadıklarını ve bir şeyin değerini arttırmak için üst limit fikrini ortaya atmanın “aptalca ve rahatsızlık verici” olduğunu söyledi.
Bir de üst limit getirilmesi halinde ağa giriş bedelinin artmasından endişelenen insanlar var. Ağa giriş bedelinin düşük olması gerekiyor ki insanlar rahatlıkla dahil olabilsinler ve ağ üzerindeki merkezsizlik oranı iyice artsın.
Bu endişeye sahip bir Reddit kullanıcısı üst limit fikri hakkında şunları söylüyor: “Eğer kişisel gelirinizi arttırmak istiyorsanız çok güzel; merkezsiz bir ekonomi yaratmak istiyorsanız baya kötü bir fikir.”
Üst Limiti Destekleyenler
Vitalik Buterin’in yaptığı araştırmalara göre ise üst limite karşı çıkanların karşı çıkma sebepleri yersiz.
Buterin geçtiğimiz hafta yapılan toplantıda işlem ücretlerinin Ether fiyatıyla orantılı olmadığını, Ethereum platformuna olan talebe göre şekillendiklerini söyledi. Bu da demek oluyor ki Ether fiyatı ne kadar artarsa artsın işlem sayısı aynı düzeyde kaldıkça platformdaki işlem ücretlerinde bir artış gözlemlenmeyecek.
Ayrıca Buterin’e göre ağa giriş aşamasının masrafsız olmasını sağlamak Ethereum’un elinde olan bir şey değil. Buterin bunu piyasaya giren yeni koinlerin sağlayacağını düşünüyor:
“Kripto para piyasasında yaşanacak eşitsizlikler yeni koinlerin ortaya çıkmasıyla önlenebilir, tek bir koinin enflasyona fazla kapılmasıyla değil.”
Ethereum’un enflasyon oranı şu anda gayet düşük olsa da Buterin finansal piyasalarda elde edilen karlara bakılacak olursa en düşük enflasyon oranlarının bile “hayli önemli” olabileceklerini söylüyor.
Buterin’e göre bir üst limit getirilmemesi durumunda Ethereum üzerine kurulmuş ERC-20 tokenlarından biri gelecekte Ether’ın piyasa hacmini dahi geçebilir. Buterin tokenlar enflasyon olmadan programlanabildikleri için “kabaca her ERC-20 tokenının ETH’den daha iyi bir değer saklama aracı olduğunu” söylüyor.
Vitalik Buterin gerçekleşen toplantıda madenci gelirleri hakkında da konuştu ve madencilere yapılan ödemenin ilerleyen zamanlarda değişebileceğini vurguladı. Madenciler şu anda yeni üretilmiş Etherlar ile ödeme alıyorlar ancak Buterin madencilerin gelecekte doğrudan işlem ücreti ile ödeme alabileceklerini söyledi.
Buterin’e göre böyle bir değişiklik yapmak son derece kolay çünkü geriye kalan tüm Etherlar tek bir akıllı sözleşmeye sıkıştırılabilir ve işlem ücretleri aracılığıyla zaman içerisinde madencilere dağıtılabilirler. Buterin:
“Verilen her ödülün sözleşme içerisinde kalan bakiyeyle orantılı olmasını sağlar.”
Ether’a bir üst limit gelmesi halinde ETH miktarı bu üst limite yaklaştıkça madencilerin aldıkları ödüllerde düşüş de görülebilir. Bu durumda madencilerin işi bırakmalarından da endişeleniliyor ancak Buterin’e göre bu durumun enflasyondan pek de bir farkı yok. Buterin: “Enflasyona maruz kalan bir kripto paramız varsa değerde düşüş yaşanabilir ki bu da ağı güvence altına alan sermayenin azalması anlamına gelir” şeklinde konuştu.
Buterin aynı zamanda işlem ücretlerinin ağ güvenliğini sağlamaya yeteceğini düşünüyor. Bunu hesaplamanın zor olduğunu itiraf eden Buterin yine de şöyle söylüyor: “Kişisel olarak, işlem ücretlerinin Blockchain’i güvence altına almaya yetecek kadar gelir sağladıklarını göstermeye yetecek kadar kanıt olduğunu düşünüyorum.”
Buterin:
“Eğer (işlem ücretleri) uzun vadede yeterli gelmezlerse o zaman kurduğumuz sistemin değerini sorgulamak gerekir.”