Kripto para piyasasında sizin de bildiğiniz üzere belli aralıklarla ciddi artışlar veya düşüşler yaşanabiliyor. Bu fiyat değişiklikleri bir yana, kripto paraların günlük hayatta yavaş yavaş kullanılmaya başlaması olumlu bir gelişme. Kripto paraların gerçek dünyada nasıl şekil bulduğuna örek verecek olursak İzlanda’da devasa miktarlarda elektrik tüketecek olan Bitcoin maden çiftliğini, bazı büyük bankaların kredi kartı kullanarak kripto para alımını yasaklamasını, bazı ülkelerin kripto paralara yönelik düzenleyici adımlar atmış olmasını ve bazılarınınsa atmayı düşünmesini gösterebiliriz.
Kripto para sektörü büyüdükçe ve daha popüler hale geldikçe kripto para destekçileri de hoşnut oluyor ancak yatırımcılar belli başlı şeylerden endişeleniyorlar da. Dünya genelinde baktığımız zaman özellikle son zamanlarda kripto para sahipleri silahlı soygun kurbanları olabiliyorlar. New York Times’a göre bu gibi olaylarda artış yaşanmasının ardındaki sebep, kripto para çalmanın kolay olması. Daha doğrusu kripto para sahibi birine soygun düzenlemenin kolay olması. Hırsızlık yapan kişiler eline bir silah alıp kripto para sahibinin karşısına geçiyor ve bu kişinin donanım cüzdanını ya da online cüzdanına erişmek için kullandığı anahtarları rahatlıkla elde edip kaçabiliyorlar. Hırsızların kolaylıkla kaçmasına sebep olan şey ise bildiğiniz üzere kripto para hesaplarının anonim olması. Sıradan banka hesaplarının aksine kripto para hesaplarında kimlik bulunmadığı için polis ekipleri hırsızları yakalamakta zorluk yaşayabiliyorlar. Tabii böyle diyoruz ancak kripto para hırsızlığının her açıdan kolay olduğunu söylemiyoruz. Kripto para çalmak kolay olabilir ancak çaldıktan sonra bu parayı harcamak bir hayli zor. Buna dair yazımızı aşağıdan okuyabilirsiniz:
Bitcoin hırsızlığıyla mücadele etmenin zor olduğunu polis ekipleri kendileri de kabul ediyorlar. Chalong Polis Karakolu’nda bir dedektif olan Chanut Hongsitthichaikul, Tayland’ın Phuket şehrinde 100 bin $ değerinde Bitcoin’e sahip olduğu için hırsızlığa uğrayan Rus bir adamın davasında çalışmış ve şu yorumlarda bulunmuştu:
“Bu yüzden Bitcoin [çalmanın] avantajı, (kimlik) duğrulamanın çok zor olması. Bitcoin’i bizden daha iyi bildiği için mağdura (Bitcoin’i) nasıl takip edeceğimizi sorduk. Alıcıyı nasıl kontrol edebileceğimizi sorduk. Hiçbir yolu olmadığını söylediler. Yapmak gerçekten zor.”
Bu durumda polis çalınan laptobu Kuala Lumpur’a kadar takip etmiş ancak oradan sonra hiçbir ipucuna ulaşamamıştı. Kripto paralarla ilgili diğer suçlara baktığımızda belli durumlarda fidye istendiğini, yüz yüze yapılan kripto para işlemleri sırasında yaşanan gasp olaylarını, birinin hesabına erişmek için kişinin telefonunun çalındığını görebiliyoruz. Diğer ülkelerde yaşanan olaylar bir yana, Türkiye’de yaşanan olaya bile bakabiliriz.
Geçtiğimiz yıl önde gelen bir kripto para borsasının yöneticisi soyguna uğramış ve bu durum Times tarafından şöyle işlenmişti:
“Bundan bir ay önce bir Türk iş adamının arabası İstanbul’da silahlı bir çete tarafından durduruldu ve iş adamı, -yaklaşık 3 milyon $’lık Bitcoin barındıran- dijital para cüzdanlarının şifrelerini vermeye zorlandı.
Pek çok önde gelen dijital para sahibi gizliden gizliye bundan böyle Rusya’ya, Türkiye’ye ya da organize suç yüzünden saldırı yapmanın daha kolay olduğu ülkelere gitmeyeceklerini söylüyorlar.
Ancak silahlı saldırganlar Ottawa’daki Kanadalı Bitcoin borsasına, New York City’deki Ether yatırımcısına ve Oxford, İngiltere’de yaşayan ve önde gelen bir dijital para yatırımcısına da saldırdılar.”
Servetlerini kripto para cüzdanlarında tutan zengin kişiler bu gibi silahlı soygunlardan git gide daha da endişelenmeye başlıyorlar. Yakın zamanda Meksika’nın Cancun şehrinde düzenlenen Satoshi Roundtable etkinliğindeki organizatörler “katılımcı olan misafirleri suçlulardan korumak adına bir güvenlik ekibi getirdiler ve ciddi gizlilik önlemleri aldılar.”
Kripto para cüzdanını korumak için alınabilecek bazı önlemler var elbette. Mesela bazı cüzdanlara erişmek için bir değil birden fazla imzaya gerek olabiliyor. Ya da en basitinden, kripto para sahibi olduğunuzu herkesin içinde söylememek da soyguna uğrama riskinizi ciddi ölçüde düşürür. Ancak ABD’deki bazı durumlarda kripto para sahipleri bu gibi hırsızlıklara cevap vermek için bireysel silahlanma yolunu seçtiler. Bu yolu seçmiş kişilerden biri Twitter’da elinde bir saldırı tüfeği tuttuğu videoyu paylaştı ve kendisini soymaya çalışacak hırsızları erkenden uyardı.
Bitcoin security pro tip: protect your software with hardware. pic.twitter.com/R4KeRGRcTP
— Jameson Lopp (@lopp) 26 Ekim 2017
“Bitcoin koruma tavsiyesi: yazılımınızı donanımla koruyun.”
2018 yılının başında kripto para piyasasında yaşanan düşüş piyasayı ciddi anlamda geriletmiş olsa da pek çok yatırımcı uzun vadede kripto paralardan hala daha umutlu. Bazı yatırımcıların piyasadan umutlu olma sebebi ise piyasaya sürekli olarak çok ciddi gelecekler vaat eden projelerin giriyor olması.
Yine bazı kişiler ve firmalar bu gibi projelerin en nihayetinde Bitcoin’i tahtından edeceğini düşünüyorlar. Hatta adli bir firma olan Chainanalysis, Bitcoin’in tahtının zaten sarsılmaya başladığını çünkü Bitcoin’i yasa dışı faaliyetler için kullanan dark-web kullanıcılarının artık daha hızlı işlem yapabildikleri, daha anonim kalabildikleri yeni nesil koinleri tercih ettiklerini söylüyor. Kripto paraların sahip oldukları bu gibi özellikler silahlı soyguncuların hırsızlık yapmalarını daha kolay hale getirirken, pek şiddet barındırmayan dolandırıcılıklar yapmayı da kolaylaştırıyorlar. ZDNet‘in bir raporuna göre işlem geçmişini saklayan Monero gibi kripto paralar, insanlardan işlem gücü çalıp madencilik yapmak için son derece ideal.
BBC’ye göre Europol, Avrupa’da gerçekleşen yasa dışı faaliyetlerle elde edilen toplam paranın 5.6 milyar $’lık bir kısmının kripto para kullanılarak aklandığını düşünüyor.
Eurupol yöneticisi Rob Wainwright, BBC’ye şu şekilde konuştu:
“Bunlar banka değiller ve merkezi bir otorite tarafından yönetilmedikleri için polis bu işlemleri takip edemiyor. (Polisler kripto para hesabını) suçlu olarak tanımlasalar bile normal bankacılık sisteminin aksine bu hesabı dondurmak için yapabilecekleri bir şey yok. Polisin bu kripto parayı kimin nakit paraya çevirdiğini anlaması pek çok durumda bir hayli zor oluyor.”
Kaynak: gizmodo