Yeni bir ücret eklenmesi, ethereumun uzun vadede korunmasına yardım edebilir mi?
Bu ifade, blockchain üzerinde kullanıcıların küresel bilgisayar ağlarına ne kadar destek vermesi gerektiği ve nasıl ödeme yapmaları gerektiği konusunda tartışmalı. Ancak buna rağmen konsept, dünyanın en büyük ikinci blockchaininin yaratıcısı Vitalik Buterin tarafından ethereum üzerinde son zamanlarda kayda değer bir ivme kazanıyor.
Blog gönderisinde açıklanan Buterin’in konsepti, “kiralama ücreti” olarak adlandırılıyor. Konsept, kullanıcıların bir veriyi blockchain üzerinde ne kadar süre erişilebilir durumda tutmak istediklerine bağlı olarak ağı kullanmalarını yani işlem yapmalarını isteyecek.
Bu fikir son zamanlarda genel olarak ilgi görüyor çünkü ethereum geliştiricileri, platformun artan tanınırlığı ile başa çıkmaya çalışıyorlar ve buna ek olarak, miktarı artarak ağ düğümlerine eklenen verilerin saklanması gerekiyor.
Kısacası bu durum müşterek bir meselenin trajedisi – çok fazla insan kaynağı ücretsiz olarak kullanırsa, ağ, maliyetleri kendi üstlenmeye başlar. Ve endişelenecek bir sebep olduğunu gösteren pek çok kanıt var…
Ethereum araştırmacıları Vlad Zamfir ve Phil Daian’ın da dahil olduğu kayda değer geliştiriciler, popüler uygulamalar ve ICO’lar uzantısıyla artan kullanım konusundaki sorunun şu anda ele alınması gerektiğini düşünüyor.
Ethereum geliştiricisi Raul Johnson geçenlerde şu şekilde bir tweet attı:
0/ No one likes talking about rent, but we need to have this conversation. The fact that time-value of storage is not accounted for in the current Ethereum protocol is a massive problem we need to address.
— Raul Jordan (@raulitojordan) 23 Mart 2018
“Kimse kiralama hakkında konuşmayı sevmiyor, ama bu konuşmayı yapmaya ihtiyacımız var. Mevcut Ethereum protokolünde depolama zamanının dikkate alınmaması, ele almamız gereken büyük bir sorundur.”
Raul Jordan, “Ana geliştiricilerin bu bilgileri konuyla ilgili fikirlerini almak için ASAP akıllı sözleşme gejiştirici topluluğuna iletmeleri gerekiyor,” diye devam etti ve şöyle ekledi:
“Mevcut sistem olduğu gibi sürdürülemez.”
Ücretler
Yine de Buterin’in desteği bu fikrin çevresinde bir ivme oluşturabileceğinin işareti olabilir.
Buterin’in, kira ücretlerini hesaplamak için basit ve ilkeli bir yol olarak adlandırdığı kısa ve öz çözümü de dahil olmak üzere, konuyla ilgili bir çift önerisi var. Buterin’in ilk önerisi, başlıkta anlatıldığı kadar basit.
Buradaki amaç, madencilerin depolaması gereken özel bir ethereum veri dilimi olan “state” (durum verileri) üzerinde uzun vadeli bir limite dayanarak ücretlerin hesaplanmasıdır. Durum verileri, tüm uygulamalar hakkında mevcut bilgileri (kullanıcı bakiyeleri ya da Twitter benzeri bir uygulamada çok fazla tweet verisi gibi) izler. Teklifin altında, düğüm bilgisayarın RAM’inde saklanan durum verilerinin – şu an 5 GB civarlarında – 500 GB’yi aşmasına izin verilmeyecek. Bunu sağlamak için, kullanıcı verilerinin sakladığı süreye bağlı olarak ücret ödenmesi gerekecek. Bu şekilde veriler kontrol edilecek çünkü depolama alanı bu limite doğru ilerledikçe ücretler artar.
Buterin’in önerisinin dikkate değer bir parçası da konsepti, ethereum geliştiricilerinin uzun zamandır platforma eklemek istediği bir ölçeklendirme değişikliği ile birleştirmeye çalışması oluyor.
En son yol haritası iddiaları halen yıllarca uzakta olsa da sharding teknolojisi, bir veritabanının veriyi bölerek kullanabileceği kaynak miktarını potansiyel olarak arttırabilir. Ethereum’da fikir, her düğümün tüm ethereumun tarihsel verilerini saklamak zorunda kalmaması, verinin bir dilimde saklanmasıydı.
Buterin, sharding teknolojisi ile, kabul edilebilir azami büyüklük shard başına olacak, bu yüzden yukarıdaki ücretler 100 kat azaltılacak, dedi.
Buterin aynı zamanla kira olayıyla ilgili başka bir önemli sorunu da ele almaya çalışıyor: kiranın kötü kullanıcı deneyimi. Bugün çoğu kira önerisi, kullanıcıların, verilerinin hataya eğilimli olacak şekilde ne kadar süre yaşamak zorunda kalacağını bilmesini gerektirecektir.
Buterin’in ikinci önerisi, kullanıcıların zaman aşımından sonra bile durum verilerini kullanmalarına izin vererek bu can sıkıcı tahmin oyununu bozmanın bir yolunu bulmak. Esasen, Merkle proof olarak adlandırılan kriptografik bir teknikle, durum verileri zaman içinde, daha önceden var olduklarını kanıtlayabilecekler.
Derin Köklü Problem
Bütün bunlarla ilgili bir problem, vergiler gibi ücretlendirmelerin asla popüler olmamasıdır.
Örneğin, Bitcoin‘in yıl boyu süren tartışması, çoğunlukla ücretlere ve ücretlerle alakalı satışlara odaklanmıştır. Ücretler arttırılırsa, daha az veri depolanır ve düğümlerin tam olarak çalışması daha kolay hale gelir. Dezavantajı, elbette kripto para birimi kullanımını daha pahalı hale getirecektir.
Bununla ilgili bir soru, ethereum kullanıcılarının ve geliştiricilerin kiraların çok yüksek olması konusunda tartışarak aynı şekilde tepki gösterip göstermeyecekleri. Johnson, aniden ekstra ücretlendirmeler eklemenin ethereum üzerinde daha önceden uygulama geliştirenleri telaşa düşüreceğinden endişeleniyor.
Johnson, değişimlerin düşünmeden yapılmaması gerektiğini ve geliştiricilerin durumu ayarlayabilmesi için sistemin yavaş yavaş değişime uğraması gerektiğini savunuyor.
Buna ek olarak, bazıları benzer bir kiranın tüm kripto para birimlerine uygulanması gerektiğine inanıyor. Gerçekten de ölçeklendirme sorunları ve bunlara ilişkin ücretler tüm blockchainler üzerinde bir problem.
Daian, bitcoinin de aynı modeli uygulaması gerektiğini söyleyecek kadar ileri gitti. Ethereum gibi bitcoin de şu anda koinin ömrü boyunca ücret almıyor.
Bitcoin de bu sorunlara sahip diyerek, daha basit modelin durum verilerini çeşitli şekillerde teşvik ettiğini öne sürdü ve yanlış fiyatlandırılmış depolamanın kullanıcıları çeşitli sonuçlara maruz bıraktığını söyledi.
Kaynakların doğru derecede fiyatlandırılması, IC3’te akıllı sözleşme araştırmacısı olan Daian’ın ve kurumdaki diğer kişilerin Project Chicago adlı konuya ilişkin bir girişim oluşturacakları kadar önemli bir araştırma alanıdır.
Halen az olarak anlaşılmış bir alan olmasına ve araştırmacıların henüz somut bir sonuç elde edememesine rağmen, Daian bu konuda iyimser:
“Hiçbir kripto para birimi şu ana kadar kaynakların fiyatlandırılması konusunda iyi modeller oluşturmadı ve ethereumun depolama kirası bu hedeflere doğru yönde bir adımı temsil ediyor.”