IBM Yeni Bir Dolar Endeksli Stabil Koin Projesine Yardım Ediyor – Bu Seferki Farklı!
ABD dolarına endeksli kripto para birimi, veya daha çok bilinen ismiyle ‘stabil koin’ üretmek adına yapılan en son girişim, 21. yüzyıl teknolojisi ile Büyük Buhran döneminden kalma bir icadı birleştiriyor.
Salı günü yapılan duyuruda, Stronghold isimli startup firması, Stellar blockchain’i üzerinde işlem görecek olup, işlemleri doğrulamak için Stellar’ın konsensüs mekanizmasını kullanacak USD Anchor isimli stabil koin’ini halka tanıttı. Söz konusu token, Nevada’da bulunan Prime Trust isimli tröst şirketinde tutulacak ABD dolarları ile bire bir oranda desteklenecek. Prime Trust ise Federal Deposit Insurance Corp. (FDIC) aracılığıyla bunu sigortalatacak.
IBM bu girişimde Stronghold ile ortaklığa imza attı ve bu token’in kendi finansal kurum müşterileri arasında çeşitli kullanım yollarını araştıracağını vurguladı.
IBM’nin finansal kurumlar için blockchain hizmetleri bölümünün başı Jesse Lund, konu hakkında şunları ifade etti:
”Aslında yapmak istediğimiz şey, her çeşit dijital işlemsel ağların, dijital itibari para birimi ile aynı blockchain ağı üzerinde kendi işlemlerini yapabilmelerini sağlamak.”
Stronghold, Stellar ağı için bir çeşit güven noktası / emanet deposu olarak hizmet sağlayacak. Startup firması, Prime Trust tarafından depolanacak ve FDIC tarafından sigortalanacak olan ABD dolarlarını temsil eden kripto para birimlerini piyasaya sürecek. FDIC firması aslında Amerika için çok önemli kurumlardan birisi. FDIC firması 1929 yılı Büyük Buhranından sonra, 1933 yılında halkın bankacılık sistemine olan güvenini tekrar sağlamak için kurulmuştu. FDIC etiketi çoğu Amerikan bankasının şubesi üzerinde yer almakta.
Stronghold’un kurucu ortağı ve CTO’su Sean Bennett, yaptığı bir basın açıklamasında konu ile ilgili şunları ifade etti:
”Dijitalden geleneksel para birimlerine kadar, herhangi bir varlık türünün ticaretinin ve yönetiminin pürüzsüz bir şekilde yapılması sürecinin evrim geçirmeye ihtiyacı var.”
”Varlık ile desteklenen tokenlar bütün para birimlerine sıkıntısız bir erişim sağlayabilir ve paranın küresel hareketini geliştirebilir.”
Bu sebeplerden ötürü, proje, itibari para birimini tokenlaştırıp, işlemleri aynı kripto para birimleri gibi hızlı ve sıkıntısız, ama yine kripto para birimlerinde mevcut olan volatiliteden uzak bir şekilde yapabilmek adına atılmış adımlardan bir tanesini temsil etmekte. IBM’in ilk kullanım durumu, havale biçiminde sınır ötesi ödeme ve küçük ölçekli döviz işlemleri biçiminde yapılacak.
Lund’un ifade ettiğine göre stabil koin şu an itibariyle kurumsal müşterilere açık ve IBM bunu ”olabildiğince çabuk bir şekilde kullanıma açmayı” planlıyor:
”Bence bu yılın sonuna kadar IBM’in bu yöntemi kullanarak yaptığı bir kaç çözüm hizmeti göreceksiniz.”
Peki Bunun Tether’den Farkı Ne?
Proje, son zamanlarda sahip olduğu ABD dolar rezervi konusunda çokça eleştirilere yol açan Tether isimli bir başka stabil koin ile önemli benzerliklere sahip.
İki durumda da itibari para üçüncü bir taraf aracılığıyla depolanmakta (Tether’in durumunda bu kurum USDT olurken, USD Anchor’un durumunda bu kurum Prime Trust oluyor) ve daha sonra aynı miktardaki token tarafından bu miktar temsil edilmekte.
Lund konu hakkında şunları ifade ediyor:
”Bu proje hakkında Tether’den bahsetmeden konuşamazsınız. Ancak tabii ki Tether’in yaptığına kıyasla bizim yaptığımız işin arasında bazı farklılıklar mevcut.”
En önemlisi FDIC güvencesi ve Nevada eyaleti tarafından kiralanmış bir tröst şirketi. Bu ikisi bir araya geldiğinde yatırımcılara USD Anchor’un, Tether’in sahip olduğu pek ‘güven vermeyen’ üçüncü partilere kıyasla çok daha fazla güvenilirlik sağlayabilir.
Prime Trust firmasında CEO olarak görev yapan Scott Purcell, kendi işlem şemalarının %100 bir biçimde denetlenebileceğini ve U.S Bank ve Pacific Merchantile Bank gibi FDIC tarafından sigortalanmış kurumlarla ilişkisi olduğunu ifade etmekte.
FDIC olası bir banka iflası durumunda sadece 250.000 dolara kadar olan depozitoları kapsadığı için, bu miktardan daha fazla bir meblağ ayrılıp farklı bankalarda depolanacak.
Purcell:
”Eğer elimizde nakit varsa, bunun FDIC tarafından sigortalı olması gerekmekte.”
CEO’nun açıklamasına göre Prime Trust’ın aralarında TrueUSD‘nin de olduğu diğer stabil koin üreticileri ile de benzer anlaşmaları var. Firma buna ek olarak, token sahiplerine hem para yatırırken hem de para çekerken müşterini tanı ve kara parayı aklama önlemlerini uyguluyor.
En önemli farklardan bir tanesi de, Tether’in USDT token’inin temel olarak arbitraj fırsatlarından yararlanmak isteyen traderlar tarafından kripto para borsalarında hızlı bir şekilde alım ve satım işlemi yapılması için kullanılması. IBM’in düşüncesine göre Anchor, normal ödemelerden başlayıp, gıda takibi, küresel ticaret, tedarik zinciri ve daha bir sürü alanda ödeme yapmak amacıyla, daha finansal kurumlar tarafından kullanılacak.
Lund:
”Yapmaya çalıştığımız şey kripto para birimlerini sadece kripto para ticareti için kullanmak yerine, günlük işlemler için daha ilişkili hale getirmek. ”
IBM’nin Görüşü
IBM’nin bakış açısına göre, bu stabil koin bir kaç adet kripto para birimine uzanan yolun ilk adımı konumunda.
Lund:
”Bizim ön gördüğümüz şey, üzerinde bir çok farklı varlık sınıfının yaşadığı bir ağ. Dijital avrolara, dijital dolarlara ve dijital poundlara sahip olabilirsiniz ve bunların hepsi aynı ağ üzerinde çalışıyor olacak.”
Lund’un ifadelerine göre bu ciddi anlamda kullanışlı işletme faydaları sağlayacak.
”Bu, firmaların şu sıralar yaptığı gibi büyük bloklarda FX işlemi yapmasına olan gereksinimi ortadan kaldırıp, bütün bir döviz piyasasını köklü bir biçimde değiştirecektir. FX gerçek zamanlı işlem yapılabilen atomik bir şey haline gelebilir.”
Stabil koin projesi IBM’nin ilk olarak Ekim ayında duyurulan Stellar ile ortaklığının da önemli meyvelerinden birisi.
O tarihlerde IBM, Stellar protokolü ve protokole özgü token’i lumens ile, bir kaç Güney Pasifik ada devletleri arasında yapılan para transferi işlemleri için bir köprü para birimi olması adına çalışmakta olduklarını ifade etmişti. O tarihten beri IBM, bu ortaklığı çok daha büyük bir boyuta getirmekle uğraşmaktaydı.
Lund bu konu hakkında şunları ifade etti:
”Henüz hiçbir şey açıklamadık ama bu, bir çok farklı yetki bölgesinde yer alan diğer finansal kurumları da kapsıyor.”
Lund, IBM’nin Stellar ile ortaklık imzalamasının sebeplerinden bir tanesi olarak, Stellar’ın ekibinin sınır ötesi ödemelerde tecrübeye sahip olup, konsensüs sisteminde madencilik olmamasına rağmen iyi ölçeklenen bir protokole sahip olması olduğunu vurguladı.
IBM ciddi bir şekilde Hyperledger Fabric‘e yatırım yapmış durumda olsa da, geçtiğimiz bir yıl içinde IBM’nin Stellar’a ciddi bir yatırım yaptığını görmemek için kör olmak gerekiyor.
Lund sonuç olarak şunları aktardı:
”Benim öngörüme göre, kullanım senaryolarının gerektirdiği müddetçe, diğer blockchain protokollerini benimsemeye devam edeceğiz.”
IBM ve Stellar Mayıs 2018 tarihinde bu yolda bir projeye daha geliştirip, Veridium ile iş birliği anlaşması imzalandığı ve üç şirketin birlikte çalışarak, Stellar Blockchain’i üzerinde bir kripto para tokeni üretecekleri bildirilmişti.