Bulut-Madencilik Hizmeti Sunan HashFlare, Kepenk Kapattı
Dünyanın en büyük bulut tabanlı madencilik platformlarından birisi olan Hashflare, Bitcoin madencilik kontratlarını sonlandırdı.
Firma yaptığı resmi açıklamada, madencilik donanımlarını devre dışı bırakıp, bütün SHA-256 tabanlı madencilik kontratlarını sonlandıracaklarını açıkladı.
Firma yaptığı açıklamada temel olarak Bitcoin madenciliğinin artık kârsız bir yatırım olduğunu vurguladı. Hashflare yaklaşık bir aydır madencilikten elde ettikleri getirinin, bakım onarım masraflarını karşılamadığını ve kullanıcılardan alınan ücretlerinden buna yetmediğini bildirdi. Frma çeşitli teknik çözümler denemiş olmalarına rağmen, ayı piyasasının ve kripto para eko sistemini çevreleyen volatilitenin, müşteriler için olan bu kötü durumun temel sebepleri olduğunu ifade etti.
Firmanın yayınladığı hizmet kullanım şartlarında tam olarak şu ifade yer almakta:
”Eğer madencilik 21 gün üst üste kâr getiremezse, hizmete kalıcı olarak son verilir.”
Hashflare yaptığı bu iptal sonrası çok fazla tepki ve şüphe çekti. Firma kalıcı feshetme sonrası kullanıcıların hesaplarında bulunan fonlar hakkında da bir açıklama yapmadığı için, çoğu kişi bunun bir sahtekarlık olabileceğini düşünüyor. Özellikle hizmet kullanım şartlarında yer alan 21 gün üst üste kâr oluşmaması durumuna rağmen kontrat sattıkları göz önüne alınırsa, bu konuda ciddi bir risk olduğu yadsınamaz bir gerçek.
19 Temmuz tarihinde Hashflare platform üzerindeki müşterilerin Müşterini Tanı (KYC) ve Kara Para Aklamayı Önleme (AML) prosedürlerinden geçmeleri gerektiğini duyurmuştu:
”Biz her zaman mevcut uluslararası standartların ve düzenlemelerin farkındayız ve bu mevcut güncelleme KYC/AML standartlarına uyumluluğu hedeflemekte. Hizmetlerimizi sunabilmek için periyodik olarak platformdaki müşterilerimizin kimliklerini doğrulamamız gerekmekte.”
Bitcoin madenciliğinin zorluğu, 2017 yılının Kasım ayına kıyasla %117 arttı. Sıradaki zorluk döngüsünün bunu %10.80 daha arttırması bekleniyor.
Bulut tabanlı madencilik hizmetlerinin, donanım odaklı madencilik havuzlarına kıyasla daha sınırlı bir başarı oranı var. Normal donanım madencilik havuzları bile ASIC cihazlarının doğası gereği çok fazla güç tükettiğinden eleştirilerin hedefi olmuştu. Şu sıralar Bitmain’e bağlı madencilik havuzları %51’den biraz daha düşük işlemci gücüne sahip ve eğer %51’in üzerine geçebilirlerse, Bitcoin ağına potansiyel bir %51 veya çifte harcama saldırısı yapmaları içten bile değil. Bu da Bitcoin’in ciddi bir zarar görmesine sebep olabilir. Proof-of-Stake yöntemi bu gibi problemleri önlemek için oluşturulmuş alternatif bir konsensüs yöntemi. Yine de, PoS henüz aktif olarak PoW kadar test edilmedi ve sahip olunan varlığın tek bir kişide toplanmasına olanak sağlayabilecek olması yüzünden sağlam eleştiriler almakta.
Madenciliğin kripto eko sistemi için en önemli unsurlardan birisi olduğunu belirtmemize gerek yok. Bu sebepten ötürü, eğer kripto para endüstrisinin gelişmesini istiyorsak, ilk olarak bu gibi unsurların geliştirilmesi gerekmekte. Sürdürülebilir konsensüs algoritmaları ve ASIC benzeri verimliliğe sahip açık kaynaklı ve erişilebilir madencilik donanımları için çalışmak, büyük ihtimalle daha yaygın kabule giden yolu açacaktır.