Doların Tahtından Düşüşü Kripto Paranın Önünü Açabilir
Kripto paranın itibari parayı geride bırakarak ürün ve hizmet ödemelerinde ‘tercih edilen ödeme metodu’ haline gelmesi konusu yıllardır konuşulan, tartışılan bir konu. Bu konu özellikle 2017 yılı itibariyle çok daha hararetli bir hal almaya başladı ve çok daha fazla kişi tarafından konuşulur hale geldi. Bu yazıda belli başlı kişiler tarafından ortaya atılmış bazı görüşleri inceleyeceğiz.
Kripto paraların gelecekteki durumları hakkında yorum yapan isimlerden biri de saygıdeğer tarihçilerden Niall Ferguson’dı. Ferguson bundan bir süre önce Bitcoin’in ve diğer kripto paraların geleceğin ‘finans sistemini’ oluşturacaklarını söyleyerek iddialı bir çıkış yapmıştı.
Bazı kaynaklar ise kripto paraların gelecekte büyük bir rol oynayacakları konusunda Ferguson’a katılmakla birlikte, en çok tercih edilen kripto paranın Bitcoin değil Ripple (XRP) olacağını iddia ediyorlar. Ripple’a güvenilmesinin en büyük sebebi de Ripple’ın ilerleyen zamanlarda bazı ülkelerin merkez bankalarıyla bir anlaşma sağlama ihtimali.
Elbette geleceğin kripto parasının Ethereum, Bitcoin Cash vb. olacağını düşünen insanlar da var ve herkes kendi görüşünü çeşitli argümanlarla destekliyor. Bu tarz görüşte olan kişiler genellikle kripto paraların gelecekte büyük rol oynayacaklarını çünkü kripto paraların itibari paraya kıyasla çok daha iyi bir yapıya sahip olduklarını düşünüyorlar.
Ancak kripto paraların geleceğinden umutlu olmak için başka sebepler de var. Kripto paraların gelecekteki rolleri aslında dış etmenler tarafından da belirlenecek. Kripto paraların kendi içlerinde çok ciddi gelişmeler gösterebilirler ancak diğer faktörlerin de kripto para lehine gelişmesi gerekiyor. Mesela USD’nin zaman içerisinde değer ve itibar kaybetmesi, kripto paraların işini çok daha kolay hale getirir. Buna benzer bir görüş Lazard’ın CEO’su olan Kenneth M. Jacobs tarafından ortaya atıldı. Jacobs’a göre ABD’nin uyguladığı dış politikalar zaman içerisinde USD’nin ‘en çok tercih edilen para birimi’ konumundan düşmesine yol açabilir.
Jacobs’ın ABD’nin dış politikaları hakkında yaptığı yorum şu şekilde:
“Tek taraflı bir dış politikamız ve tek taraflı bir ticaret politikamız olduğu müddetçe dünyanın geri kalanını bir alternatif bulmaya itiyor olacağız. Yumuşak güç gösterisinin en iyi örneklerinden biri büyük ihtimalle ABD’nin dünyadaki rezerv para birimine sahip olmasıdır.”
Jacobs ayrıca şöyle ekledi:
“Kripto paralar olsun, yaşanan değişimler olsun […] şu anda dünyada gelecekte yeni bir alternatif oluşmasını sağlayacak kadar teknoloji var.”
Jacobs’ın üstüne durduğu nokta ABD’nin uyguladığı dış politikaların diğer ülkeleri bir alternatif, bir çıkış yolu aramaya itebilecekleri. Bu tarz bir şey tanıdık geliyor mu? Unutmamak gerekiyor ki Venezuela bundan yalnızca birkaç ay önce ABD’nin uyguladığı politikalar ve yaptırımlar yüzünden kendi dijital parasını oluşturmuştu. Hatta Rusya ve İran gibi ülkelerin de ABD tarafından uygulanan yaptırımlardan kaçınmak için Venezuela ile ‘el altından’ işbirliği yaptıklarına dair söylentiler var.
Kripto paraların geleceği hakkında konuşulduğunda genellikle hep kripto paraların yaşayacakları, yaşayabilecekleri gelişmeler üzerinde duruluyor ancak diğer etmenler göz ardı edilebiliyor. Ancak söz konusu ‘diğer etmenlerin’ de kripto paraların önünü açabileceklerini unutmamak gerekiyor. Tıpkı ABD baskısı yüzünden dijital para oluşturma yoluna gitmiş Venezuela gibi.