IBM, Gıda Devleriyle Bir Araya Gelerek Blockchain’i Gıda Güvenliğini Arttırmak İçin Kullanacak
Şirketler, Blockchain teknolojisinin dünya çapında gıda güvenliğini arttırmakta ve bozuk ürünlerden doğan hastalıkları önlemekte nasıl kullanılabileceğini araştıracaklarını duyurdular.
IBM, gıda güvenliği sorunlarına blockchain teknolojisini kullanarak yeni bir çözüm üretmek adına, içinde Walmart ve Unilever’in de olduğu bir grup gıda deviyle bir araya geldi. Projeye katılan diğer şirketler: Tyson Foods, Dole Food Company, Nestle, Kroger, McCormick & Company, Driscoll’s ve McLane Company.
IBM Blockchain Platformu’nun kullanımıyla, gıda işletmeleri; gıda tedarik zincirlerini denetleyebilecek ve bozulmuş ürünlerin kaynağını hızlı bir şekilde tespit ederek, hastalıkların yayılmasını önleyebilecekler. Gıda tedarik zincirinin bir parçası olan herkese, gıdayla ilgili içinde kaynağının, o anki durumunun ve taşıma bilgisinin de bulunduğu güvenilir bilgiye erişim sağlanacak.
IBM Blockchain’in Genel Müdürü Marie Wieck; blockchain’in, ondan önce gelen teknolojilerin aksine, benzer şekilde düşünen organizasyonların bir araya geliş şeklini değiştirdiğini ve aralarında yepyeni bir tür güvenin oluşmasını sağladığını söyledi. Wieck aynı zamanda:
“Gıda ekosistemindeki organizasyonlarla olan çalışmalarımız ve IBM’in yeni platformu, bu heyecan verici teknolojinin muazzam potansiyelini daha da ortaya çıkartacak ve bu sayede her boyuttan ve her sektörden organizasyonların konseptten üretime geçişini hızlandırarak, işlerin yapılış yöntemini geliştirecek.” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, her yıl 10 insandan 1’i hastalanıyor ve 400,000 insan bozulmuş gıdalardan dolayı hayatını kaybediyor. Mesela, salmonella salgınının bir Meksika çiftliğinden ithal edilen kavunağacı meyvesinden kaynaklandığının keşfedilmesi iki aydan biraz daha uzun sürmüştü.
Gereksiz atıklar, karşılıklı kirlenme ve gıda kaynaklı hastalıklar gibi gıda güvenliği sorunları, tedarikçilerin bilgiye ulaşımı olmadığından gittikçe kötüleşiyor. Şu anda, gıda kirlenmesinin kaynağına ulaşmak haftalar sürebiliyor. Bu yeni çözümün, bu güçlükleri ortadan kaldırması ve gıda tedarik zincirinin şeffaf, takip edilebilir ve güvenli olduğunu garantiye alması bekleniyor.
Bu sırada Walmart ve IBM, blockchain teknolojisinin gıda ürünlerinin taşımasını nasıl geliştirebileceğini görebilmek adına birlikte çalışıyorlardı. Şirketler bu yılın başlarında Çin‘de ve ABD‘de testler uygulamak için bir araya gelmişlerdi. Haziran ayında Walmart, teknolojinin, mango tedariğinin çiftlikten market rafına kadar olan takibi için gereken zamanı birkaç saniyeye indirdiğini söylemişti. Şirketin söylediğine göre bu süreç, önceleri yedi gün gibi bir zaman alıyormuş.
Walmart’ın Gıda Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı Frank Yiannas, blockchain’in küresel gıda sisteminde yeni bir uçtan uça şeffaflık dönemi sağladığını ve bu durumun sorumluluk sahibi davranışları ve hareketleri teşvik edecek gıda ekosistemi katılımcılarının üzerine ışık tutmaktan farksız olduğunu söyledi.
Yiannas sözlerini:
“Sistem aynı zamanda katılımcıların bilgiyi hızlı bir şekilde, kendilerinden emin bir tavırla, güvenilir bir ağ boyunca paylaşmalarına izin veriyor. Bu, küresel gıda sisteminin herkes için güvenli kalmasını garantilemek adına kritik bir durum.” diye sürdürdü.
IBM şu an blockchain teknolojisini ve onun çeşitli sektörlerdeki olası kullanımlarını aktif bir şekilde araştırıyor. Birkaç gün önce, tedarikçiler ve dağıtımcılar arasındaki iletişimi geliştirmekte blockchain temelli çözümler aramak için, liman işletmecisi PSA International ve nakliyat şirketi Pacific International Lines‘la bir araya geldi. Geçtiğimiz ay, IT devi IBM, Borsa Italiana‘yla birlikte, İtalya’daki küçük ve orta boyutlu girişimler için bir teknolojiyi test etmeye başlamıştı.