Üniversite Öğrencileri, Bitcoin Madenciliği İçin Kampüslerdeki Bedava Elektriği Kullanıyor
Bitcoin madenciliği, nadirlik açısından kara dönüştürülmesi zor bir iş haline geldi ve algoritmaları çözme noktasında giderek artan kompleks yapılar ilave yetenek, işlem gücü ve elektrik enerjisi gerektirmeye başladı. Bununla birlikte büyük şirketler kripto para madenciliğini devralmaya hazır oldukça, girişimciler de onu kazançlı kılmak adına yapım masraflarını azaltacak yollar bulma konusunda yaratıcı olabilirler.
Bitcoin Madenciliği, Serbest Elektrik İmkanı Sayesinde Üniversite Kampüslerinde Popüler Oldu
Fairleigh Dickison Üniversitesi’nde kıdemli bir öğrenci olan Alex Gilarde, kripto para madenciliğine kazanç elde etmenin hala basit olduğu 2012’de başlamış. O ve arkadaşları madenciliğe girmeye karar verdiklerinde Bitcoin 5 dolardan daha ucuzdu.
“Kripto para kazanmaya başladığımda ve devamı geldiğinde, bunu ailemin evinde, hatta dersler bittikten sonra kendi okulumda yapardım. Dizüstü bilgisayarımı okulun farklı köşelerinde bırakırdım.” dedi Gilarde, CNBC’ye yaptığı açıklamada, uzun vadeli bakış açısının onu madencilik donanımını inşa etmek için 4,000 ila 5.000 dolar tutarında harcama yapmak durumunda bıraktığını ekledi.
Yatırımı işe yaradı. Madende işlenmiş Bitcoin’lerin değeri, kripto paranın 20.000 $ ‘a kadar ulaşmasıyla birkaç kat arttı. Bu arada, Gilarde de yurt odasında 7/24 çalışan üç adet ve ebeveynlerinin evine kurulu olan bir adet istasyonla, birkaç ayda yüz binlerce dolar geri dönüş sağlamaya devam etti.
Bununla birlikte, madencilik maliyetleri son yıllarda çatı seviyesini aştı. Artan talep arzı stoklarda orantılı bir artışla karşılanmadığı için GPU kartı fiyatları hızla yükseldi. Bitcoin için gerekli olan ekstra işlem gücü de elektrik maliyetini yükseltmeye başladı. Gilarde de konu hakkında “İşe başlayabilmek için harcayacağınız para miktarı artık çok gülünç oldu.” dedi.
Aralık 2017’de kaydedilen rekor yüksek fiyatların şimdilerde yaklaşık yarısına denk gelen Bitcoin’in madencilerinin, biraz da üniversitenin kabul edilebilir kullanım politikasındaki belirsizliklerden yararlanması, maliyetleri düşürmek için stratejik bir adım oldu. Bir sözcüye göre, Fairleigh Dickison’ın kampüs politikası, “üniversiteye ek maliyet getiren aktiviteleri” yasaklıyor ve “kripto para biriminin madenciliğini güvenlik duvarı seviyesinde engelliyor”. Bununla birlikte, şu anki kullanım politikası kapsamında kripto para birimi madenciliğini yasaklayan özel bir direktif bulunmuyor.
Gilarde, üç adet ısı üreten maden istasyonunu çalıştırmak için kampüsteki serbest elektriği kullanıyor. Yüksek sıcaklıklarla bilgisayar fanları kullanarak ve odasının klimasını açarak mücadele ediyor. Bu durum üniversiteye ekstra masraf olarak yansırken, kripto para madencisini kara geçiriyor. Gilarde, sıcaklık seviyesini izlemenin yanında grafik kartlarını fazla enerji kullanmayacakları şekilde yayıyor ve genel enerji kullanımını da bir bulut sistemi üzerinden takip ediyor.
Öte yandan, üniversiteler kripto para birimi madenciliği politikalarını güncellemeye başladıkça, kampüslerde bedava elektrik bulmak yakın bir tarihte artık mümkün olmayabilir.