Mısır Hükumeti Gizli Kripto Madenciliği İle Suçlanıyor
Citizen Lab tarafından yapılan bir soruşturmada Mısır hükümetinin, vatandaşlarının bilgisayarlarından kripto para madenciliği yaptığına dair kanıtlar bulundu.
Araştırmacılar internet üzerinde yaptıkları araştırmada Telecom Egypt‘a yapılan derin paket muayenesi esnasında bazı ara veri paketleri buldular. Tarayıcıdan yapılan şifresiz bağlantılarda (https değil http bağlantılarında) kullanıcı bir tür kripto para birimi madenciliği kod dizinine yönlendirilmekte. Araştırmacılara göre bu sayede hükumet ne olup bitenden haberi olmayan internet kullanıcıları üzerinden ekstra kazanç elde etmekte.
Yayımlanan rapor aynı zamanda geçtiğimiz günlerde Türkiye’de vatandaşların cihazlarına giren casus yazılımı ile aynı yapıya sahip olduğunu belirtmekte. Geçtiğimiz yıllarda Mısır giderek daha da otoriterleşmekte ve buna bağlı olarak da bir çok temel insan hakları ihlalleri yaşanmakta. Reporters Without Borders isimli kuruluş 2017‘de yapmış olduğu Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında Mısır’ı 180 ülke içinden 161‘inci sıraya koymuştu. Aynı zamanda Mısır’da 2013’ten beri 800 kadar insan ölüm cezasına çarptırılmış durumda. Ülkedeki bazı gazeteciler, insan hakları savunucuları ve protestocular ise ya toplu halde göz altına alınmaktalar, ya işkenceye maruz kalmaktalar yada ortadan kaybolmaktalar.
Detaylı bir araştırmanın sonunda Citizen Lab ekibi, Mısır ve Türkiye’deki ağ içine gizlenen programların izini Amerika merkezli bir şirket olan Sandvine şirketine kadar sürmeyi başardı. Bu şirket aynı zamanda 6 milyon $‘lık bir anlaşma ile Türkiye’deki internet sistemine de dahil olmuştu. Bu anlaşma o zamanlarda şirketin köklü elemanlarından birinin bu karara itiraz ederek istifa etmesine neden olmuştu.
Dini bir ülke olan Mısır’da kripto para birimine karşı farklı tutumlar bulunmakta. Örneğin bu yılın başlarında Mısır’ın dini lideri Bitcoin‘in Şeriat kanunlarına göre uygun olmadığı gerekçesiyle ülkede Blockchain‘in yasaklanmasını talep etmişti.
Her ne kadar teknolojiye karşı çıkan yetkililer bulunsa da bu siber saldırıyı yapanlar muhtemelen yüksek meblağlarda para kazanmakta. Alanında öncü bir siber güvenlik ve istihbarat firması olan Talos geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada bu saldırıyı yapanların madencilik faaliyetleri sayesinde bir yılda 100 milyon $‘ı aşkın kâr elde edebileceklerini belirtti. Rapora göre casus yazılımının bulaştığı her bir cihaz günde 28 cent‘e kadar gelir sağlayabilir. Bu hesaplama ile yalnızca 2000 cihazın etkilendiğini düşünsek dahi günde 568$ gibi bir rakama ulaşırız bu da yılda 200,000$‘a denk gelmekte. Ama tabi ki bu casus yazılımının çok daha fazla cihaza bulaştığını ve çok daha fazla gelir sağladığını düşünmek yanlış olmaz özellikle bunun ülke çapında bir sistem olduğu düşünüldüğünde.
Bu tip saldırılar geçtiğimiz yıllarda sayılarını iyice arttırmış bulunmakta. Bir antivirüs şirketinin yapığı açıklamaya göre 1.5 milyon cihaz bu kötü amaçlı yazılımlardan etkilenmiş olabilir. Bazı internet sitesi sahipleri reklam alanları yerine bu tip teknolojileri internet sitelerinin arka planına eklemekte. Fakat bu kötü amaçlı yazılımlar en çok olandan bitenden haberi olmayan internet kullanıcılarını hedef alan hackerlar tarafından rağbet görmekte.
Mısır’da bu tür yazılımın kullanması hakkında gelen bu haberler yalnızca ülkedeki insan hakları ihlallerine dikkat çekmekle kalmayıp aynı zamanda küresel anlamda devlet destekli casusluklara da dikkat çekiyor. 21. yüzyılda, 2018 yılının neredeyse ilk çeyreğini bitirdiğimiz bu dönemde internet artık insanları birbirine bağlamaya yarayan bir araçtan ziyade, onları izlemeye ve takip etmeye yarayan bir silaha dönüşmüş bulunmakta.