2017 yılı özellikle Bitcoin, Ethereum ve Ripple gibi kripto paralar için oldukça verimli ve hareketli geçti. Piyasaya olan ilginin artması dışında Blockchain teknolojisi kullanılarak yapılan yeni uygulamalar da olumlu sonuçlar getirdi. Daha da önemlisi tüm kripto para sektörünün yatırımcılardan gördüğü talep çok ciddi şekilde arttı ve bu talebin yakın zamanda azalacağı yok gibi görünüyor.
Geçtiğimiz yıl boyunca kripto para piyasasının inanılmaz bir hızda büyümesi bazı kesimlerin aklında şüpheler uyandırdı. Pek çok tecrübeli yatırımcı için kripto paraların şu an dünya genelinde gördüğü inanılmaz ilgi 1990’ların sonlarını ve özellikle Dot-Com balonunu hatırlıyor.
Geçtiğimiz birkaç ay boyunca ticarette yaşanan oynaklık gittikçe artan spekülasyon yorumlarının dinmesini sağlamadı. Bitcoin’in yalnızca bir günde değerinin neredeyse yarısını kaybetmesi ve bu olayın benzer örneklerinin de olması piyasadaki fiyat oynaklıklarının hala daha oldukça etkili olduğunu ve piyasanın hala daha dengesiz olduğunu gösteriyor. Farklı bir kesim ise piyasanın balona dönüşse bile bu durumdan faydalanabileceğini ve daha olgun ve yenilikçi bir piyasa haline dönüşebileceğini düşünüyor.
Ronald Reagan’ın Yönetim Ofisi’nde yer almış eski yönetici David Stockman şöyle söylüyor:
“Bu aslında tamamen kendilerini ağaçların gökyüzüne kadar büyüdüğüne inandırmış aptal spekülatörlerden oluşan bir sınıf. Muazzam bir çöküşle son bulacak. Geç giren spekülatörlerin elleri çıtır çıtır olana dek yanacak ve bir ders almış olacaklar.”
Bazı isimler şu anda piyasada tam olarak ne yaptığını bilmeyen yatırımcılar işin içinden çıktığında piyasanın denge bulacağını ve büyümeye devam edeceğini düşünüyor.
Charles Schwab’ın baş strateji uzmanı olan Jeffrey Kleintop şöyle söylüyor:
“… Bence Bitcoin balonu, eğer böyle demek istiyorsanız, farklı bir şey. Eğer Bitcoin fiyatları aniden düşecek olsa, ekonomi sisteminden böylesine bağımsız olduğu için (Bitcoin) bir nevi kendi başına. Bitcoin henüz ekonomiye ve finans yapısına yerleşemedi.”
Birbirinden zıt düşünen iki kesim var ancak bu demek değil ki şu anki tablo siyah ve beyazdan oluşuyor. Aslında piyasanın şu anki hali oldukça gri. Kabul etmek gerekiyor ki kripto para piyasası şu anda bir balonun taşıdığı özellikleri taşıyor (herhangi bir ürün sunmadığı halde oldukça değerli olan şirketler, sayısı oldukça fazla artan ICOlar, artan dolandırıcılık olayları) ancak aynı zamanda gelecekte çok daha dengeli bir piyasa olabileceğine dair işaretler de veriyor.
JPMorgan’ın baş finansal görevlisi Marianna Lake:
“Düzgünce kontrol edilmiş ve düzenlenmiş dijital paraların gelecekteki potansiyel kullanımları konusunda oldukça açık fikirliyiz.”
Geleneksel borsaların yavaş yavaş kabulleniyor olmasıyla ve esnafların ödeme seçenekleri arasına kripto paraları da eklemesiyle birlikte Bitcoin ve Ethereum gibi büyük kripto paralar günümüz ekonomisinde yer etmeye başlıyorlar. Ancak bu hala daha şu sorunun cevabını vermiyor: kripto para piyasası rastgele coşuyor mu yoksa düzgünce büyüyor mu?
Coşkunluğa Katılmak
Kripto para piyasasının şu anda devasa bir balon olduğuna dair bazı göstergeler bulunuyor. Piyasanın günümüzdeki hali sıklıkla Dot-Com balonuna benzetiliyor ve bazen bu benzerlikler gerçekten daha da netleşiyor. Yeni ve potansiyel olarak devrim niteliğindeki bir teknolojinin verdiği heyecanla birlikte yatırımcılar, çok şey vaat eden ama aslında hiçbir şey sunmayan şirketlere milyonlar saçtı.
90’lı yılların en büyük olayı internetin büyümesiydi ve kripto para piyasası da şu anda Blockchain teknolojisine dayanıyor. Son birkaç aydır 700 milyar- 800 milyar $ arasında gezinen kripto para toplam piyasa hacmi git gide 1 trilyon $’a yaklaşmaya devam ediyor.
Görsel: CoinMarketCap
Şu anda kripto para sektöründe yaşanan devasa büyüme kontrol altına alınabilmiş değil. Piyasada aslında hiçbir işe yaramıyor denilebilecek projeler dahi bir şekilde başarıya ulaşıyor. Blockchain tabanlı şirketlerin topladığı sermayeye bakarak bu durum daha net görülebiliyor. 2017 yılının yalnızca ikinci çeyreğinde dahi ICOlar yaklaşık 800 milyon $ para topladı. Yılın ilk altı ayında ICOlar 1.3 milyar $ sermaye toplamayı başardı.
Sektöre genel değil özel olarak baktığımızda da görüyoruz ki bazı kripto paralar, geçtiğimiz yıl hayal dahi edilemeyen fiyatlara ulaştılar. İlk ve piyasa hacmi bakımından en büyük kripto para olan Bitcoin geçtiğimiz 12 ayda 800 $’dan 20 bin $’a kadar çıkarak yüzde bin 700’den fazla artış gösterdi.
Bitcoin Cash, Litecoin ve Ethereum da 2017 yılında böylesine devasa artışlar yaşadı ve en azından uzun vadede bu artışlar sürecekmiş gibi görünüyor. Bir balonun özellikleri açıkça görülebiliyor ve piyasanın şu an gördüğü ilgi gerçekten kontrol edilemiyor. Ancak farklı bir açıdan baktığımızda durum değişebiliyor. Mesele Güney Kore’nin kripto paraları toptan yasaklayacağına dair çıkan yanlış haberler sonrasında piyasa adeta kan ağladı. Kripto para piyasasının böylesine ciddi düşüşler yaşaması elbette hoş değil ama bunun iyi de bir yanı var. Çünkü bu tarz düşüşler piyasanın önemli olaylara duyarlı olduğunu gösteriyor. Geçtiğimiz aylarda yaşanan düşüşlere baktığımızda da görüyoruz ki bu gibi düşüşlerin ardından her daim bir yükseliş geldi.
Daha Olgun Bir Piyasa
Piyasanın tam bir balon olduğuna dair olan söylemler gittikçe daha çok duyulmaya başlansa da kripto para piyasası aslında olgunluğa doğru ilerliyor. Mesela hükûmetler kripto paraları tanımaya ve hatta benimsemeye başlıyor. Japonya 2017 yılında Bitcoin’i yasal bir para birimi olarak tanımanın yanında kripto para borsalarına da lisans vermeye başladı. Rusya ‘CryptoRuble’ adıyla kendine ait bir kripto para oluşturma planlarını duyurdu. Hatta Venezuela dahi ‘Petro’ ismiyle kendi kripto parasını çıkarıyor.
Diğer ülkeler ise yavaş yavaş kripto para piyasasını yasal olarak düzenlemeye başladılar ve piyasaya düzenlemeler aracılığıyla getirilen dengenin, daha fazla benimsemeye yol açacağını umuyorlar. AB ve birkaç Asya ülkesi piyasaya biraz düzen getirmek adına yeni yasalar getirmenin peşinde. ABD’de bazı ‘geleneksel’ borsalar Bitcoin üzerinden vadeli işlem seçeneği sunmaya dahi başladılar.
Ekonomist ve emtia analisti olan Dennis Gartman:
“CBOE ile birlikte kripto para bir nevi meşruluk kazanıyor.
… Kripto para sahipleri bunun için vergi ödemeye başladıklarında, (kripto paralar) vergi ödemekten kaçınmanın bir yolu olmayı bıraktıklarında, uyuşturucu satıcılarının ticaret ve işlem yaptıkları bir yer olmayı bıraktıklarında, o zaman ilgi duymaya başlayacağım.”
Oldukça önemli sayılabilecek şeylerden bir diğeri ise iş yerlerinin ve girişimcilerin Blockchain teknolojisini benimsemeye başlamış olması. Bu sayede de Blockchain’e dayalı uygulamaların ve hizmetlerin sayısı ve kalitesi git gide artıyor.
Şirketler yalnızca kripto paraların dengesiz karlarına güvenmek yerine Blockchain’in sunduğu avantajlardan faydalanmanın daha iyi yollarını buluyorlar. Şimdi bile bazı şirketler Blockchain teknolojisini kullanarak finans sektörüne bazı çözümler getiriyor (müşterilere bulut saklama hizmetlerine erişim için akıllı kontrat sunan Jincor gibi). Cryptopay gibi Blockchain startupları kripto paralar ile ödemeleri kolaylaştırırken SelfKey gibi startuplar şahıslar için daha iyi kimlik doğrulama biçimleri bulmaya odaklanıyorlar. Legolas gibi finans alanındaki şirketler ise Blockchain teknolojisini varlık yönetimi ve yatırım platformlarını geliştirmek için kullanıyorlar.
Bu gibi uygulamalar gittikçe daha fazla ilgi görmeye başlıyor ve yeni şirketler de sundukları hizmetleri bu teknoloji vasıtasıyla geliştirmenin yollarını arıyorlar. Ancak pek çok şirket bazı engellerle karşılaşabiliyor çünkü Blockcain yepyeni uzmanlar gerektiriyor.
Şu anda pek çok şirket uygulama yapmak için Ethereum’un ERC-20 protokolüne ve akıllı kontratlarına güveniyor ancak bunları geliştirmek hala daha uğraş gerektiriyor. Bazı şirketler bunun yerine Blockchain tabanlı uygulamaları geliştirmek için daha farklı yollar deniyorlar.
Yeni yeni oluşan bu sektör gelecek vaat ettiğini zaten apaçık göstermiş durumda ve yapılan her yeni uygulama sektörün büyümesine katkıda bulunuyor. Mesela Qtum büyük hem Blockchainlerde çalışmaya uygun hem de mobil ve IoT hizmetleri ile uyumlu Blockchain uygulamaları yapmaları için geliştiricilere melez altyapı sunuyor. Şirketin ikili yapısı Bitcoin Core’a ve Ethereum Virtual Machine’e dayanıyor.
Bu gibi şirketlerin, özellikle de ödeme alanına odaklanmış şirketlerin, çalışmaları sayesinde kripto paraların kullanım alanları da genişliyor. Özellikle Ripple bankacılık ve işten-işe işlem alanlarında çok ciddi gelişmeler kaydetti. Bitcoin Cash, Bitcoin’in ödeme metodu olarak yaşadığı belli başlı (ölçekleme ve işlem hızı) problemleri çözmeyi vaat ediyor. Ethereum ise uygulama gelişimi için son derece uygun bir altyapı olduğunu zaten kanıtlamış durumda.
Kripto para piyasasındaki fiyatlar hayli oynak olsa da 2017 yılına genel olarak baktığımızda olumlu bir atmosfer görebiliyoruz. Bu endüstri daha çok benimsendikçe, fiyatlardaki oynaklıklar da daha dengeli hale gelebilir.
2018 Gelecek Vaat Edebilir
Kripto para piyasasının hala daha dengesiz olduğunun göstergeleri son derece bariz. Özellikle 2017 yılının sonlarında kripto para piyasası öylesine ciddi ve hızlı bir artış yaşadı ki bu durum pek çok kişinin piyasanın balon olduğundan emin olmasına yol açtı.
Biraz spekülasyonlara dayalı geçen 2017 yılı sonrasında 2018 yılı, kripto paraların daha geniş kitleler tarafından benimsenmesine dayalı geçebilir. Kripto paraların çok daha geniş bir kitleye yayılması, anlık spekülasyon dalgaları ile başa çıkılabilmesi anlamına gelir. Fiyatların böylesine değişken olmaya devam etmesi yatırımcıları korkutup kaçırabilir ve bu da ticaret hacminin düşmesine yol açar.
2018 yılı genel olarak bu endüstri için çok, çok mühim bir yıl. “Balon patlayacak” diye düşünen kişilerin sayısı artarken pek çok kişi daha iyimser kalmaya çalışıyor. İyimser kalmaya çalışan kişiler şu anda piyasada bulunan ve ne olduğu belli olmayan projelerin yok olmasıyla, ne yaptığını bilmeyen yatırımcıların azalmasıyla birlikte piyasanın en nihayetinde düzgünce büyüyebileceğine inanıyorlar. Her şeyden ötesi ise bir de kurumsal yatırımcıların piyasaya dahil olma ihtimali var ki bu da piyasanın bir denge bulmasına ciddi ölçüde katkı sağlar.
Kripto para piyasası büyümeye devam ederken bir yandan da dengeli olduğunu ve günlük hayatta gerçekten kullanılabileceğini göstermek zorunda. Her geçen gün daha fazla şirket Blockchain teknolojisini kullanarak kripto para sektörünü geliştirmeye çalışırken sektörün daha dengeli ve işlevli bir hale gelmesi pek şaşırtıcı olmayacaktır.
Kaynak: “Is the Crypto Market Booming or Maturing?” by Nikolai Kuznetsov