Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Ethereum Görüş Ayrılığı Cevaplanması Gereken Soruları Geciktiriyor

Dünyanın en değerli ikinci blockchaini olan Ethereum daha da büyüyüp çeşitlendikçe, müşterilerinden dönüt elde etme mekanizmalarının da sorunlu olduğu ortaya çıkıyor.

Geçenlerde yaptığımız haber serilerinde de okuyabileceğiniz üzere bir kaç adet tartışmalı konudakayıp fonu geri kazanma, ether tedarik oranı ve yeni madencilik donanımlarının ortaya çıkması gibi – geliştiriciler, şirketin nasıl bir yol haritası çizmesi ve bu sık sık çelişkiye yol açan konularda kullanıcılarının ortak fikrini almak için haberleşmeyi nasıl koordine etmesi gerektiği hakkındaki sorulara ve sorunlara hala cevap bulamadı.

Çok yakın zamanda bir kaç geliştirici bunun gibi fikir ayrılıklarının EIP 999 teklifinin ardından çok daha büyük etkilere neden olabileceği ve hatta hatta iki uyumsuz blockchain yaratabileceğinden bile korktuklarını ifade ettiler.

Bu sırada yazılımın yaratıcısı Vitalik Buterin’in de aralarında bulunduğu bir çok önde gelen geliştirici bir bölünmenin mümkün olmadığını belirtseler de, bu seçenek hem anlaşmazlığın boyutu yüzünden hem de kodu yöneten herhangi birisinin kafasına estiği herhangi bir zamanda ağı ‘forklama’ avantajından yararlanmak isteyebileceği düşüncesi yüzünden teknik bir olasılık olarak kendini muhafaza etmekte.

Bunun da ötesinde, böyle bir olayın ne kadar olası olduğunu anlamak bile başlı başına teknik bir zorluk haline dönüşmekte. Piyasanın nasıl bir ikilemde olduğunu varın siz düşünün.

Sadece geliştiriciler değil aynı zamanda topluluğun çoğu da bu konuda bölünmüşe benziyor. Bir ”koin-oylama” (elinizde bulunan etherler kadar oy kullanabildiğiniz ethereum temelli bir oylama sitesi) internet sayfasında yapılan anketin sonuçları bile bu fikre karşı olanlar ve bu fikri savunanlar arasında neredeyse yarı yarıya bir dizilim ortaya sunmakta.

Sosyal medya üzerinde süren kavgalar da hemen hemen aynı sonucu ortaya koymakta.

Geçenlerde yaşanan Parity fon ‘dondurulması’ olayı yüzünden 210 milyon dolar kayıp yaşayan Web3 Foundation‘dan Ashley Tyson CoinDesk ile yaptığı röportajda şunları belirtti:

”Şu an için hepimiz bir işaret bir sinyal için çalışıyoruz ve bu topluluğun ihtiyaçlarını belirlemek için oldukça hatalı bir yöntem. Reddit veya Twitter’ı inceleyebilirsiniz ancak bu topluluğun doğru bir yansımasını sunacak anlamına gelmez.”

Ancak bu problem sadece Ethereum’a has olma özelliğini taşımıyor.

Aslında bitcoin geliştiricileri, madencileri, startupları ve kullanıcıları da belirli zamanlarda karşıt görüşlerle karşı karşıya kaldılar. Bunlardan en belirgini ise BTCnin yükselmesi tartışması üzerine geçen sene Ağustos ayında topluluğun bazı kullanıcılarının rakip bir kripto para birimi oluşturmak için topluluktan ayrılması olayı sırasında vücut bulmuştu.

Bütün yazılım değişiklikleri ortalama kullanıcılar üzerinde direkt etkiye sahip olmasa da bazı önemli figürler konu daha tartışmalı değişimlere geldiğinde bazı hisse sahiplerinin söz söyleme hakkı bulunmasının önemli olduğunu düşünmekte. Tartışmalı konu derken kast edilen şey ise sistemin ana çekirdek değerlerinde değişim etkisi yaratabilecek denli büyük olanlar.

Bir çekirdek Ethereum geliştiricisi olan Péter Szilágyi bu konuda şunları düşünüyor:

”Bütün katılımcıları aktif bir şekilde dahil etmeden bir yönetme süreci yaratamazsınız.

Herkesin mutlu olabileceği şekilde bir yönetim biçimi uygulanabilir mi konusu hakkında da görüşlerini söylemekten çekinmeyen Peter şunları belirtiyor:

”İnsanlar bir şeyin onlara zorla yaptırıldığını hissettiği müddetçe bunun için mücadele edeceklerdir. Birlikte iki taraf için de yararlı olan bir şey inşa edin ve herkes bunu bir güncelleme olarak görsün.”

Kusurlu Geri Dönütler

Bu durum eğer son birkaç yıldır kripto topluluğunda yayılan şiddetli tartışmalardan ve kusulan iğneleyici sözlerden de anlaşılmıyorsa, bu işin artık bittiğini söylemek daha kolay olacaktır. 
Ve bu sıralarda topluluğun nabzını ölçmenin tek yolu bunu sosyal medya kanalları veya koin-oylama siteleri üzerinde yapmaktan geçiyor.
Sosyal medya üzerinde yaşanan bu gıcırdamalar topluluğun belirli bir konu hakkında nasıl hissettiğini ölçmek için kullanılabilme olasılığına sahip olsa da, bu yöntem hakkında da bazı sıkıntılar mevcut.
Troll kullanıcılar başı boş bir şekilde etrafta dolaşıp sahte hesaplar spamlayarak bilgi manipülasyonu yapmakta ve büyük ihtimalle her biri bunun karşılığında ya finansal bir kazanç ya da düpedüz karışıklık çıkartmanın zevki için bunu yapmakta.
Bu sebeple, geçen hafta yapılan geliştiriciler toplantısında söz alan ve kullanıcıları bu kadar ayrıştıran teklifi yapan Parity Technologies CEO’su Jutta Steiner, sosyal medyanın bu konu üzerinde aslında var olan tartışma seviyesi yerine bunu çok daha derin gösterebileceğini ve bu sayede zaten hassas olan konuları daha çok yaygaraya verebileceğini belirtti.
EIP 999 teklifi hakkında konuşan Steiner şunları ifade etti:
”EIP 999 teklifinin sosyal medyada gözüktüğü kadar tartışmalı olduğuna inanmıyorum.”
Buna ek olarak:
”Bence bu cidden önemli bir nokta çünkü özellikle bu  zamanda sonuçlar sosyal medya sayesinde belirleniyor ve bu var olan tek alan değil.”
Sosyal medyada hızla çoğalmakta olan ”çete/ekip mentalitesi” sesinizi duyurmak için etkili bir yol olabilirken bu, hemen göze çarpmayan ve üstünde düşünme gerektiren önemli olabilecek görüşleri susturma eğiliminde oluyor. Bunun da yanı sıra bu sosyal medya gruplarının ethereum kullanıcısı mı hatta gerçek bir insan mı olup olmadığı bile muamma niteliğinde.
Tyson’a göre:
”Bir grubun kaç tane farklı kullanıcı adı kullandığını ve bu kullanıcının bir ethereum topluluğu üyesi olup olmadığını kim bilebilir ki?”
Eskiden bu bilinmezliğin bir kısmını temizlemeye yarayan ve buna uğraşan koin-oylama sistemi de ethereum topluluğunun düşüncelerini ölçmek için kullanın araçlardan bir tanesi haline geldi. Bu yöntem ilk defa DAO hacklenmesi olayının ardından, kullanıcıların bu hack sırasında mağdur duruma düşenlerin etherlerini geri almak için blockchain forkuna gidip gitmeme konusunda fikir birliğine varmaları için kullanılmıştı.
O zaman için bir çokları, sistemin bütün ether kullanıcılarının düzgün bir şekilde oy kullanabilecekleri süre kadar online olmadığı ve zor iletişim sağladı gerekçeleriyle bu mekanizmayı eleştirmişti. Buna ek olarak sistem belirli bir oyun değerini o oyu veren kişinin elinde ne kadar hisse veya ether miktarı bulundurduğuna paralel olarak belirlemekteydi. Bu sebeple bazıları bu sistemin ether zenginlerinin eline çok fazla yetki verdiği konusunda da rahatsız olduklarını iletmişti.
Koin-oylama mekanizması bugün bile bazı eleştirilerle karşı karşıya kalmakta.
Parity’de topluluk sorumlularından birisi görevini üstlenen Afri Schoedon CoinDesk’e şu açıklamalarda bulundu:
”Küçük sesler ne kadar mantıklı olsa bile asla duyulmazlar. Ne kadar paran varsa o kadar etkili bir şekilde sonucu kontrol edebilirsin.”

Çözüm Mümkün Mü?

Bir çok grup ve geliştiricinin uğraşlarına rağmen şuan hali hazırda bir çözüm bulunmamakta.

Örneği çoğu geliştirici hem foruma hem de yüz yüze buluşmalara dayanan  Ethereum Büyücülerinin Yoldaşlığı (Fellowship of Ethereum Magicians) adını verdikleri bir çalışma grubu başlattılar ve platform hakkındaki değişiklikleri koordine etmeye çalışıyorlar. Grup hem ana geliştirici topluluğu ve diğer ilgili taraflar arasında bir medyan rolü oluşturmuş olsa da bunun için bile tam olarak bütün topluluğu kapsıyor denilemez.

Bu sebeple bir çok ethereum üyesi konuya ciddi bir şekilde kendilerini adamaya başladı.

Buna bir örnek olarak, Ethereum iletişim yetkilisi Hudson James’in zengin ethereum GitHub kaynaklarını, bir çok kod teklifini daha erişilebilir bir yöntemle irdelemeye kendini adamış bir internet sayfasına transfer ettiğini gösterebiliriz.

Ethereum büyücüleri üyesi Lane Rettig de yayınladığı bir blog postunda ethereum yönetim süreçlerini daha etkili kontrol edebileceğini vaat edip kendi ethereum vizyonunun ”rasyonel, yapıcı, iyi niyetli, ekonomik olarak teşvik edilmiş insanların kendileri gibi bencil ve benliksiz eğilimler tarafından bir araya getirilmesi durumu” şeklinde olduğunu belirtiyor.
Bu sebeple bu hafta düzenlenen EDCON eğitsel konferansı sırasında Rettig ethereum ağının yönetim bileşenlerini irdeleyebilmek ve bu mekanizmaların ardındaki felsefik çıkarımları görebilmek temalı bir çalıştay düzenledi.
Ve bütün bunlara rağmen hala ufukta daha yaratıcı çözümler olabilir.
Mesela ana geliştiricilerden olan Alex Van de Sande şu anda tartışılmakta olan bütün bu çelişkili konuları – fonları geri kazanma, ether olayı ve ASIC madencilik ekipmanları-  çözebileceğine inandığı bir kod değişimi önerdi.
Ethereum geliştiricileri bu oy birliği sağlama mekanizmalarını iş ispatı yerine hisse-ispatı sistemine değiştirmeyi düşündüğünden dolayı, Van de Sande gelecekte çıkartılacak olan bütün ether miktarlarını topluluk için bir sigorta fonu görevi görecek olan akıllı kontratlara gönderme önerisinde bulunmuştu. Etherlerin kaybolması durumunda ise bu sigorta havuzu kullanılarak kullanıcıların kayıpları eski haline dönüştürülebilir.
Teklif hakkında Van de Sande ”Bunun kullanıcıların elinden gücünü almak ve onları idam etmesi için geliştiricileri göndermek olarak değil de aksine belirsiz hard forklara sebep olabilecek tartışmaları gidermeye yarayacak bir platform olarak görmek gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Gene de teklif hala yoğun bir kabul görmedi.
Bu yüzden Web3’ten Tyson şu yorumu yaptı:
”Bu sorulara henüz bir cevabımız yok. Ama umuyorum ki topluluk olarak bu soruları idrak etmeye ve onlara uygun cevapları vermeye başlayabiliriz.”

Bakalım gelecek günlerde ne gibi gelişmeler olacak?

Tüm gelişmelerden ve paylaşımlardan haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Leave a comment