Avrupa Kripto Madenciliğini Saatleri Yavaşlatmak İle Suçluyor

Kripto para birimleri madenciliği bu zamana kadar çevreyi kirletmekten, uzaylı yaşamını bulmayı zorlaştırmaya kadar bir çok farklı alanda suçlanmıştı. Fakat bu sefer öyle bir şey ile suçlanıyor ki bunun olması neredeyse imkansız. Bu seferki suçu ise zamanı yavaşlatmak. Avrupa‘nın merkezinde yaşanmakta olan bu ilginç olay saatlerin gerçekten yavaşlamasına neden oluyor. Hemde fark edilmeyecek saliseler ile ölçülür cinsten değil, tamamiyle dakikalar yok olmakta. Ama gerçekten bunun sebebi büyük ölçeklerdeki kripto madenciliği tesisleri olabilir mi? Yoksa daha önce de olduğu gibi yine bir günah keçisi olarak mı gösterilmekte?

Overclock Yapılmış Madencilik Cihazları Saatleri Yavaşlatıyor Olabilir

Geçtiğimiz Ocak ayının ortalarından itibaren Avrupa Kıtası Elektrik Santrali bazı anormallikler ile karşılaşmakta. Türkiye’den İspanya’ya, Polonya’dan Hollanda’ya 25 farklı ülkenin bulunduğu bu geniş coğrafyadaki sorunlar hakkında bir açıklama yapan Avrupa Elektrik İletim Sistem Operatörleri Birliği (ENTSO-E) sorunun “daimi sistem frekansının ortalama değer olan 50 Hz‘den farklı değerlere doğru sapma göstermesi” olarak tanımlıyor. Sorunun merkez üssü olarak ise Kosova ve Sırbistan belirlenmiş olmakta ama sebebi halen gizemini koruyor.

Güç ağında yaşanan bu sapmalar elektrik frekanslarını etkilemekte bunun sonucu olarak ise bazı zamanı elektrik şebekesindeki frekansa göre ayarlayan saatlerde gecikmelere sebep olmakta. Bu durum ise saatlerin yaklaşık olarak 6 dakikaya kadar gecikmesine sebebiyet vermekte. Bu yavaşlamanın neye bağlı olarak, hangi zaman diliminde ortaya çıktığı veya bu saatlerin manüel olarak doğru zamanı gösterebilmelerinin mümkün olup olmadığı halen tam olarak bilinmemekte. Etkilenen sistemler arasında merkezi ısıtma sistemlerin sahip olduğu zamanlayıcılar ve fırın saatleri de dahil. Buna neyin neden olabileceği konusunda kesin olarak bildiğimiz bir şey varsa o da enerji kullanımının rekor seviyelerde olması, tam olarak söylemek gerekirse 113 GW/h. Bunun ne kadar büyük bir miktar olduğunu gösterebilmek için şöyle bir örnek verebiliriz, bu enerji harcamasıyla Grönland‘in tüm enerji ihtiyacı karşılanabilir, hem de tam 6 ay boyunca.

Kim Bu Yoğunluğa Sebep Olanlar?

ENTSO-E doğal olarak bu kaybedilen enerjiden ve ilginç yan etkilerinden pek de memnun değil. Aslında bu olay şirketin bir şeyler yapmasını gerektirse dahi tam anlamıyla harekete geçecek güçleri bulunmamakta. Bu sorunun teknik açısının yanında büyük bir oranda ise politik bir yanı da bulunmakta. Çünkü bu sorunu çözmek için yoğunluğa sebep olan şüpheli ülkeler ile işbirliği yaparak bu noktaların tespitinin sağlanması gerekmekte. İsviçre şebekesinin internet sitesinde frekans ölçümü gerçek zamanlı olarak paylaşılmakta. Bu haberi yazmakta olduğumuz an itibariyle frekans 49.976 Hz noktasında bulunmakta ve 345 saniye civarında bir sapmaya neden olmakta. Sitede yapılan açıklamada: “Halen elektrik şebekesindeki frekansı kullanarak çalışan bir çok saat bulunmakta. Eğer frekans yükselirse bu saatler de daha hızlı ilerleyecektir. Eğer frekans düşer ise onlar da daha yavaş ilerleyecektir.”

Enerji şebekesinden bu kadar büyük miktarda enerji emilimine neyin yol açtığı halen bilinmezliğini korumakta. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı‘na benzeyen bir teknolojiye sahip olan gizli bir hükumet projesi de olabilir. Veya bazı devletlerin bu konudaki yetersizliklerine bağlı olarak enerjiyi yanlış kullanımı da olabilir. Bir başka neden olarak ise kripto madencileri olabilir. Şüpheler genellikle son seçenek üzerinde yoğunlaşmakta. Sırbistan ve Kosova’daki elektrik tarifeleri Avrupa’nın en ucuz elektriği durumunda. Bu da bir Bitcoin çıkarılması için gereken enerji ihtiyaçları maliyetinin 3,133$ olarak belirlenmesine neden oluyor, ki bu fiyat Çin’in sunmakta olduğu fiyatlar ile eşit olmakta. ENTSO-E yapmış olduğu açıklamada:

“Bu sorunu çözmek yolunda atmamız gereken ilk adım bu sapmaya bir son vermek. İkinci adım ise bu kaybolan enerjinin telafisini sağlamak olmalıdır.”

Kripto madencileri halen bütün suçlamalardan aklanmış değil. Fakat bu yoğunluğun sebebi tam olarak tespit edilene dek, büyük ölçüdeki kayıtsız madencilik operasyonları bu konuda ön plana çıkmaya devam edecek.